Aylık Arşivler: Mart 2010

Baharla birlikte Paris ile buluşmama az kaldı

Gün daha yavaş kararmaya başladığından beri akşamın geldiğini anlayamıyorum. Gerçi saatler ileri alındığına göre yaz yaklaşmış olmalı değil mi? Ağaçların üzerindeki bahar dalları çoktan güneşe çevirdiler yüzlerini. Kalın kıyafetlerden kurtulacağız az zaman sonra. Arınma ve hafifleme zamanı. Benim de sevdiğim şehre kavuşmama az kaldı. En son kavuşmamız içi kışlıklarla dolu ağır bir bavulla olmuştu. Bu…

Zaman akıp gidiyor

Aslında çok direndim bilgisayarın, kalem kağıt karşısında zafer kazanmaması için. Aynı savaşı manuel filmli çekim yapan fotoğraf makinaları içinde vermiştim ama bu savaşı da digital fotoğraf makinası kazandı, hem de büyük farkla. Ben teknoloji karşısında verdiğim her savaştan mağlup ayrılmak zorunda kaldım. Ama hala kalemin kağıda dokunmasını çok severim, gördüğüm güzel her defteri bazen kullanmaya…

Yeni evimize taşınma hazırlığı

Çok ciddi bir telaş aldı beni gidiyor,yeni evimize taşınmamıza birkaç ay kaldı. Artık dekorasyona başlama zamanı. İç mimar bir arkadaşla çıktık yola. çıktık çıkmasına ama ne zor işmiş. Tamam ben evin yapımıyla ilgili hiçbir şeye karışmayacağım ama seçim arifesi zor geçiyor. Ev ile ilgili tüm kararları verme isteğim ve isteğimin kabulü de güçlü bir sorumluluk…

Haluk Bilginer ve Shakespeare Müzikali

Cuma akşamı çok uzun zamandan beri gitmek istediğim Shakespeare Müzikalini izlemek için Oyun Atölyesindeydim. Haluk Bilginer’in Modadaki Oyun Atölyesinde. Bir ay öncesinden yalnız gideceğimi bile bile alınmış bir biletti. Oyunu izledikten sonra, bileti almadan önce yaşadığım yalnız gitme tereddütünü aşıp geldiğim için kendime teşekkür ettim. Son yıllarda seyrettiğim en güzel müzikaldi. Kesinlikle bilet alıp bir…

Bir zamanlar Şangay’a gitmiştim.

Dün akşam itibariyle Mr.S ‘i Atatürk Havalimanı’ndan Şangay’a  uğurlamış bulunmaktayım. Kendisi bir takım oyunlarla Business Class’ta uçma şansını elde etmiştir. Eeee, bu şahsi başarısından dolayı kendisini kutlamaktan başka yapacak bir şey yok ama yine de havaalanına girdikten sonra, ”Shop and Miles’ın lounge’ına girmeyeceğim, business class yolcular için ayrı bir lounge varmış, bir de onu deneyeyim.”…

Başlangıç için dört izleyici:)

Efendim arkadaş kontenjanından da olsa artık 4 adet izleyicim var. Bu sevgili arkadaşlardan bir tanesi resmen kardeşim, diğeri de oğlumun babası. Kalan iki izleyicim ise beni seven arkadaşlarım. Zor durumda kalırsam yedekte tuttuğum diğer kız kardeşimi de izleyicilerim arasına katmaktan herhangi bir utanç duymayacağım. Blog yazmaya başlarken, ”Beni izleyen birileri olsun, Tanrım ne olur!” diye…