Tekrar bir Paris yolculuğu için kendi adıma geri sayımım başladı…Haftasonu itibariyle inşallah tekrar gökyüzüne Paris’ten bakabileceğim.Benim için Paris metro istasyonundan sokağa adım attığım anla beraber başlıyor.Sanırım bu seyahatimizde yanımızda arkadaşlarımızda olacak.Kafamda tabii ki gidilecek yerlerde ilgili bir liste var..Amma velakin Parisle ilk buluşmasını gerçekleştireceklerin olduğu aldığım duyumlar arasında…Bu durumda klasik yerler gezi listemizin başında olacak…
Aylık Arşivler: Mayıs 2010
Julie & Julia seyrettiğim güzel bir filmlerden bir tanesi. Hatta seyrettikten sonra sevdiğim filmlerim arasındaki yerini aldı bile. Film 1940’lı yıllarda kocasının büyükelçilikteki görevi sebebiyle Paris’e yerleşen Julia Child adlı hayli irice Amerikalı bir kadınla, 2000’li yıllarda Queens’te yaşayan yine Amerikalı bir kadın olan Julie Powell’ın gerçek hikayelerini anlatıyor. Film iki şehirde geçiyor: Paris ve…
Rüzgarlı, soğuk ve açıkcası insanı yıldıran günlerden bir gündü.Yürürken apartman boşluklarına sığınarak ilerlemek gerekiyordu, iliklerine kadar üşümek bu olsa gerekti ama böyle evinden,ailenden ve canını sıkan bir dolu ıvır zıvırdan uzak olmanın da güzel bir yanı vardı elbet…Hava çok soğuktu ya hani sevgilinin elini tutmak ,göğsüne sıkı sıkıya sığınmak şart olmuştu.. Ahh evet biliyorum sevgiliye…
Bugün sabah kendime yine bir güzellik yaptım. Zaten bu aralar bu güzellikleri ben sık sık kendime yapıyorum.Öte yandan kendime güzellik yapmayıp da kime yapacağım ki? Gözümü açtım ve sonra miskin miskin yastığıma sarılıp yatak keyfime devam ettim. Sanırım işe de yaradı.Bugün dünya gözüme daha güzel görünüyor.Hem de daha yataktan kalkmadan… Bu arada bu blog yazma…
Yazacak çok şey var ama bunları yazacak kafa bende bu aralar yok…bahar geldi ondan mı üstümdeki bu rehavet bilinmez ama anlatmayı ,yazmayı düşündüğüm bir dolu şey olmasına rağmen benim kafamda başka realiteler dolaşıyor….Klasik ülke çapındaki istikrarsızlık sebebiyle ohhh bee işler de iyi diyebilme şansı pek olmuyor.(Bu arada bahsettiğim Deniz Baykal’ın istifa etmiş olması da değil…
Bugün çok yorucu bir gündü.Sabah saat 07.30 da kendi ruhumu mutlu etmekle ilgili olan ilk mesaim başlamış oldu..Eee kendimi mutlu etmek adına üç saatlik fransızca öğrenme çabalarım ,oğlumu arkadaşının doğumgününe götürüp akşamın saat yedisinde eve yorgunlukla girmekle sonuçlandı. Daha arabada minik oğlumun gelişmekte olan beynine ”çok yoruldum,eve gidince birazda kendin oyna ”mesajlarını yollamıştım ki ,son…
Çok değil birkaç ay önceydi sanırım, gezi dergilerinin birinde yeni çıkan kitaplar arasında bir kitaba yer verilmişti.Her yeni çıkan gezi,anı kitabını kaçırmadan aldığım için bu kitabında benim için alınmama durumu olamazdı tabii ki…Eveeet…Kitabımızın adı ”Katmandu da Ev Hali ”… 11 yıl Nepal’de yaşamış ve orada öğretmenlik yapmış Elif Köksal isimli bir yazar tarafından kaleme alınmış,iyiki…
Bugün benim doğum günüm… Doğum Günü Çocuğu olarak ortalarda geziniyor, kendime sorduğum sorulara cevap arıyorum. Seneler çok çabuk geçiyor, üstümde bir telaş bir telaş. Herkes yaşamış mıdır bu duyguyu bilmiyorum ama bende süregelen bir hayatı yakalama, ıskalamama durumu söz konusu. Gün geliyor en yakınlarım bile anlamak istemiyor bu halimi. Eee, haksızlar da demiyorum. Belki de…