Aylık Arşivler: Nisan 2012

Patrick Süskind’den Herr Sommer’in Öyküsü’nü iftiharla sunarım!

Uzun bir zamandır Salı gecelerimi dolduran bir faaliyet içindeyim. ( Faaliyet kelimesi hayatıma oğlumun okula başlamasından sonra girmiştir.) Burada bahsedip bahsetmediğimden pek emin değilim ama bir yazı atölyesine gidiyorum. Doğru kelimeleri yanyana getirerek anlamlı cümleler kurmaya çalışıyor, bir de onları bir kurgu içinde toplamaya çalışıyorum. Vay halime değil mi? İtiraf ediyorum çok eğleniyorum! Her şey…

ŞİİRİN KAYIP PRENSİ; KEATS

Roma’da erken saatlerde yola düştüğümüz 2.sabahımızı şehrin içinde başka bir devlet olan Vatikan’da geçirdik. Yorgun ayaklarımız bizi adını burada bulunan İspanyol Konsolosluğu’ndan alan merdivenlere taşıdı. Kalabalığı ile bizi karşılayan Piazza Spagna’dayız. Meşhur merdivenler tam karşımda, üstünde farklı coğrafyalardan gelmiş kadınlı erkekli gruplar oturuyor. Gençler ayrı bir alem zaten! Yüzlerinde benim de ilk ergenliğimden tanıdığım umarsız…

Roma’da dondurma aşkına!

Haftasonunu bitirebilmiş olmaktan dolayı duyulan müthiş bir rahatlama duygusunun ardından yine bilgisayarımın karşısındayım işte! Hafif bir uyku hali üzerimde mevcut ama inşallah onu da haftanın ilerleyen günlerinde üzerimden atabilmeyi umuyorum. Eğer oğlanın programı bundan sonraki yıllarda da bu kadar yoğun geçecekse ve ben bu hengamemin içinde bu kadar aktif bir rol oynayacaksam eğer, haftasonlarının kaldırılmasını…

Roma’ya bahar gelmiş dostlar!

Tamam kabul ediyorum! Üzerime gelip oturmuş bir tembellik duygusu hakim bu aralar. Şimdi silkelenip atacağım kendisini üzerimden! Tembellikse o da bir yere kadar canım. Bilindiği üzere uzun bir zaman önce Roma’ya gitmeden önce izlenecek filmlerle ilgili bir post yayınlamaya başlamıştım. Sonra ne oldu? Ben daha yazacaklarımı bitirmeden (tembellik yüzünden!) Roma yoluna düştüm bile. Daha anlatacak…