Liste 27- Zihinsel, bedensel ve ruhsal mutluluk

52 Liste Projesi

Liste 27- Zihinsel, bedensel ve ruhsal açıdan sağlıklı hissetmenizi sağlayan şeylerin listesini yapın.

 

Arkadaşlarım, canlarım, olmazsa olmazlarım…
 
Bu listenin cevabını çok iyi biliyorum. Belki sizler de beni okuduğunuz için nasıl bir tip olduğumu iyi kötü tahmin ediyorsunuzdur. Mesela kavgacı değilim ama zaman zaman çabuk parlayabiliyorum. Etrafıma karşı iyi olmam için benim kendimi iyi hissetmem gerek. Uzun zaman önce değiştirme şansı olan hayatını değiştirmeyip de bunun yerine dır dır etmeyi tercih eden insanları hayatımdan çıkardım. Kolay bir şey değil bu dediğim ama başardığımı sanıyorum. Onlar hayatımdan eksildikçe de yerine pırlanta gibi her döndüğünde ışıl ışıl parlayan insanlar girdi. İlkokuldan beri arkadaşım olan Berfu hayatımın ışığı. Hep aydınlık, hep iyi kalpli, her vermeyi seven. Çocuğumu emanet edebileceğim yegane insanlardan biri. Sonra Duycu’cum. Canım arkadaşım, dert ortağım. Kendisi ne zaman raydan çıkmaya cüret etsem hemen beni doğru yola sokar. Sakinleştirir, açımı değiştirir, anne olduğumu anımsatır. Onunla konuştuktan sonra hayat daha kolay gelir insana. Nilüfer, nice büyük işler başarmasına rağmen bunların hiçbirini gözünüze sokmaz. Hep eğlenceli şeyler anlatır, olayların ciddiyetinin altını bir güzel çizerken bir şeylerin ağırlığını da hafifletir. İnsana ilham veren bir yanı vardır. Motivasyon vermeyi bilir, onunla sohbetten sonra her şeyi yapabilirmişsiniz gibi hissedersiniz. Seyahate renk katar, bilmediğiniz bir sürü şey anlatır, bir de yeni şeyler deneyimler.
Yan komşum Figen’e gelince. Onunlar konuşurken kalkıp spor yapasım geliyor. Yediği yemekten de yaptığı spordan da sonuna kadar keyif alır.
Tüm arkadaşlarımı burada yazmam mümkün değil. Yazı Evi’ndeki eğitmenlerim artık dostlarım mesela. Yazı yazdığım masanın etrafında toplandığım arkadaşlarım içimi döktüklerim. Ve bugünlerde onlarla birlikte Datça’dayım. Onlar da hayatımı güzelleştiren, az kelime ile çok şey anlatabildiğim güzel insanlar. Simla, en zor zamanımda hiç tereddüt etmeden yanıma koşan can arkadaşım. Oğlumun manevi annesi kendisi. Yazamadığım nice insan var daha etrafımda. Hepsiyle neşeli sofraları paylaşıyoruz. Sevinç ve Çağlar her iki haftada bir görmezsem çıldırdıklarım. Beraber seyahatlere çıkıyor, şarap kadehlerini havaya kaldırıyor, bol bol gülüyoruz.
Demem o ki arkadaşlarım ruh sağlığımın olmazsa olmazı. Onlarla hayat her türlü güzel. Onlar benim yaşamımın yol arkadaşları. Sıkı sıkı sarıldığım, kavga ettiğim, sonra da yaptığımız salaklıklara güldüğüm dostlarım. İyi ki varlar. Ruhum onlarla daha sakin, daha dingin.
Okumak ve yazmak….
Her gün okumam şart. Kitapları birbiri ardına bitirmem, bir kitaptan diğerine yolculuk yapmam şart değil ama okumalıyım mutlaka. Yoksa bir şeyler eksik hayatımsa. Ne zaman yoğunluğun içinde okumaya fırsat yaratamasam mutsuzluk kaplıyor içimi. Sinirli oluyorum. Tüm gün başkaları için yaşamışım da kendim için hiçbir şey yapmamışım hissi sarıyor içimi. Kuzey’in bebekliğinin ilk zamanlarında b duyguyu çok derinden yaşamıştım. Bebeğimi beklerken beni nelerin beklediğini okumuştum da bir bebeğin insanın tüm yaşamını kaplayacağını anlayamamıştım. Size ait olan ve sizi siz yapan her şeyi bir süreliğine bir rafa kaldırıyorsunuz ve kendinizi bir başka yaşamın eline teslim ediyorsunuz. Onunla birlikte gülmek, onunla birlikte ağlamak, ağladında ne için ağladığını keşfetmeye çalışıp tüm cevapların sizin içinizde olduğunu düşünmek. Benim için zor bir dönemdi. O zamanlar da beni en çok rahatlatan şey Kuzey için bir günlük tutmak olmuştu. Ne zaman onu uyutup defterimin başına otursam mutlu oluyordum.
Okumak ve yazmak ( konu ne olursa olsun) bana hep iyi geliyor.
Yürümek, spor yapmak…
 
Sporu bedenim yerine ruhum için yapıyorum. Elimden geldiği kadar elbette. Geçen sene Kuzey’i servise bindirdikten sonra her sabah bir saat yürüyordum ve işe gittiğim zaman pamuk gibi oluyordum. Terlemek, toksinlerden kurtulmak ve kendi düşüncelerimle baş başa olmak bana çok iyi geliyor. Dün de yarım saat yatıp kalkıp egzersiz yaptım mesela. Nasıl bir iç huzuru anlatamam. Keşke buraya yazdığım gibi bana kendimi iyi hissettiren bu şeyleri her daim hatırlasam. Keşke günde en azından kırk beş dakika spor yapmak vazgeçemediğim bir alışkanlığım olsa. Ne güzel olur.
Seyahat etmek, Paris’i düşlemek, tren yolculukları yapmak…
 
Tatildeyken bir mutluyum ki sormayın. Ne zaman bir kafeye otursam hemen defterimi açıp yeni aldığım kararlarımı yazıyorum. Dönünce günde iki litre su içeceğim, her gün bir saat yürüyeceğim, daha sakin bir insan olacağım, geceleri geç yatıp mutlaka iki saat yazı yazacağım, çok erken kalkacağım…. Bunların hepsini yapabilceğime dair inanılmaz bir güç oluyor içimde. Yazmasam patlayacağım o denli kuvvetli bir inanç. Seyahat tüm ruhuma iyi geliyor. Tüm hayatımı havaalanlarında, kafelerde, sokaklarda geçirebilirmişim gibi. Tazeleniyorum, dinçleşiyorum, mutlu oluyorum. Dünyanın büyün sokakları çok muhteşem. Yaşamak da sahiden çok güzel bir uğraş.

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

Liste 27- Zihinsel, bedensel ve ruhsal mutluluk” yazısında 6 düşünce

  1. Çileksuyu Sibel diyor ki:

    Gunaydinnnnn,mutlu gunler….Iyi haftalar..Spordan ve tatilden sonra hepimiz pamuk gibiyiz sanki:) Keske ben de sporu yemek kadar hayatimin bir parcasi yapabilsem.Ben listeme arkadaslarimi eklemeyi unutmusum,cok ayip etmisim…onlarsiz nasil dayanir bu hayata bu ruhlar,optum…

    • özlem öztürk diyor ki:

      Sana da mutlu, mutlu günler. Tatilin kötüsü yok sanırım. Geldim, bir dolu sıkıntıya rağmen yine de olaylara daha pozitif yaklaşıyorum. Arada dinlenmeler, rutinin dışına çıkmalar, doğanın içine karışmalar iyi geliyor insana. Şimdi sıcak İstanbul'da yaşamaya başladık yine. Keşke hayat hep tatil olsa diye geçiriyor insan aklından ama öyle bir hayat yok değil mi?
      Çok çok öperim seni.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir