Bu günlerde gözümü seyahat bürüdü. ?
Sanki etrafımdaki herkes bir yerlere gidiyor ve buna karşılık ben evde oturup gidenlerin geri dönmesini bekliyorum. En son şubat ayında Frankfurt’a, oradan da trenle Paris’e gittiğimden beri İstanbul’un bekçiliğini yapıyorum. Ben görevimi icra ederken Selçuk bir hafta sonunu Moskova’da, bir diğerini Ukrayna’da, bir başka haftasını Çin’de, en son geçen haftayı da Kosova’da geçirdi. Çin’den gelirken bana on beş tane olgun mango getirdi. Acımı hafifleteceğini düşündü; yanıldı.
Yan komşumuz son bir ayının her hafta sonunu başka bir Avrupa kentinde geçirdi. Tek başına iki hafta boyunca Çin’de gezdi. Terracotta askerlerini (Toprak Askerler) gördü. Bol bol fotoğraf çekti. Gelirken de bana göz maskesi, yüz temizleme jeli falan getirdi. Acımı hafifleteceğini düşündü; yanıldı. Kahve içerken hafta sonu Prag’da Andrea Bocelli konserinde olacağını söyleyince elimdeki meyve bıçağı ile üstüne saldırdım.
“Geçen hafta da yoktun ama!” dedim. İşi biraz daha abartıp, “Ama hep siz geziyorsunuz ben çocuklara bakmak zorunda kalıyorum.” diye söylendim. Yemin ederim söylendim. Bakmak zorunda bırakıldığımı iddia ettiğim çocuk on beş yaşında ve hafta sonlarında birkaç saat bizde takılıyor. Baktığımı söylediğim diğer çocuk da kendi doğurduğum çocuk üstelik! Oysa o çocuklara seviyorum ben.
Hafta sonu için İtalya’ya gideceğini haber bir diğer arkadaşıma söylediklerimi buraya yazmak istemiyorum. Telefonda kendisine bağırmış olabilirim. Geri döndüğünde benimle görüşmek istemeyebilir. Ya da o da bana bir şeyler getirir gelirken. Acımın hafifleyeceğini düşünür ama yanılır zannımca. Bilemiyorum.
Çok gezen insanları hayatımızdan nasıl çıkarırız?
Ah, açıkça ifade etmem gerekirse, hani İG’de ya da facebook’ta paylaştığınız bir tatil fotoğrafının altına, “Şekerim hayat sana güzel!”, “Gez bakalım, elbet bizim de gezeceğimiz günler gelecek!”, hatta işi biraz daha abartarak “Nereden geliyor bu değirmenin suyu? Sizin iş yerinde altı ay tatil veriyorlar herhalde!” diyen insanlar var ya, işte tam da onlar gibi davrandım. Kocam başta olmak üzere ben evde oturup Kuzey’in fen ödevine yardım eder, cebir problemlerinin içinde yüzerken ister iş, ister tatil niyetiyle olsun seyahate çıkan herkesi lanetledim. Yaşasın kötülük ?
Pişman değilim. Sinir krizi geçirmiş olabilir, birilerine saldırmış olabilirim ama sonunda doğru yolu buldum. En son tahlilde hayatın çok kısa olduğuna ve acilen tatile çıkmam gerektiğine karar verdim. Ben ne yapacağımı düşünürken binlerce insan uçak bileti alıyor ve uçaktaki koltuk sayısı gün be gün azalırken fiyatlar alıp başını gidiyordu. Pazartesi günü İngiltere vizesi için pasaportlarımızı İngiltere Konsolosluğu’na vereceğimiz için bir müddet yerimden kıpırdama şansım yok. Haziranın ilk hafta sonu için gözümü karartıp Atina’ya gidecektim ama TEOG (adı değişti ama yeni adı ne bilmiyorum) sınavının o hafta sonu olduğunu fark ettim. İyi ki biletleri almamışım. Bayram tatilinde de Amsterdam’a gitmeyi hayal ettiğimden şimdilik başka bir plan yapamıyorum. (Atlas Havayolları bir kazık daha atarsa ve ben o seyahate çıkamazsam artık ne yapacağımı siz düşünün.)
İçimde beni ele geçiren bir seyahat aşkıyla oturuyor, sakin kalmaya çalışıyorum. Sanırım iyileşmemin tek yolu bir uçağın koltuğunda oturup gökyüzünün bir ucundan başka bir ucuna süzülmekten geçiyor. Eninde sonunda ben bir uçağa binene kadar seyahat planı olan tüm insan evlatlarının benden uzak durmasını, bana seyahatten ya da tatilden bahsetmemesini ısrarla rica ederim. Aksi bir durumda yapacaklarımın sorumlusu ben olmayacağım. Çünkü arkadaşlar gerçekten ama gerçekten çatlamak üzereyim.
Tüm seyahat severler rica ediyorum benden ve evle iş arasında geçen basit hayatımdan uzak durun! Sizler gezerken ben evde oturmuş çekirdeğimi çitliyor olacağım.
Arkadaşları yurt dışında fink atarken kariyer hayatı için kendini parçalayan bir Elena çizelim şuraya. Belki şuralarda tatlı küçük çekirdekler vardır. Hah dağların ardından bir anime doğuyor. Biraz da Adana sıcağı ekleyelim. İşte oldu. 😀 😀 Anlıyorum Abla seni 😀 Buralarda yeniyim bana da beklerim arada
Yalnız ama Özgür; uğrarım tabii. Kazanan sen olacaksın dermişim 🙂
"Kariyer de bir yere kadar!" diyecek yaştayım, o yüzden seni etkilememe izin verme, çalışmana bak sen.
Sevgiler
Bence sorun sende değil çevrende 🙂 Çevreni komple değiştir. Tek gezme aktivitesi hafta sonu kaynanasına ya da pikniğe gitmek olan insanlarla arkadaşlık kur. O zaman kendini daha iyi hissedebilirsin 🙂
Hahahaa Şule haklısın. Ben de iki hafta sonudur kayınvalideme gidiyorum. Ama seviyorum Selçuk'un anne ve babasını. Hatta kendimi yanlarında çocuk gibi hissediyorum ve o hal çok hoşuma gidiyor. Yine de devamlı seyahat fotoğrafı paylaşan sosyal medya insanı zorlamıyor değil hani 🙂
Geç cevabım için kusura bakma. Hayatım biraz telaşlı geçiyor ve ben atlayıp duruyorum her şeyi. Yorumun için çok teşekkür ederim.
Aman Allahım tam şu an da bir seyahat yazısı koydum bloga Özlem. Ancak bana kızma ben tatilden döneli çok oldu. İş ile ev arasında mekik dokuyorum.
Eminim fark etmişsindir ki yazdığın yoruma cevap yazmam bir hayli sürdü. Sana kızmamak için uçağa atlayıp Amsterdam'a gittim. Felekten ve ülkenin tüm hayhuyundan birkaç gün çaldım. Şimdi sakinleşmiş olarak geri döndüm. Bu yaz sanırım sadece bir seyahatim daha olacak ama şimdilik sakinleştim, duruldum. Hatta seneye bir Amerika seyahati yapsak mı diye düşünüp duruyorum. 🙂
Allahım sen çok yaşa emi :)))
yalnız değilsin emin ol. Hatta ben bu yaz sadece git gel yazlık yapacağım gibi gözüküyor ve işin kötüsü seneye de :(((
Offf offf Özlem bak şimdi kahkaham suratımda dondu yeminle… İçime korlar düştü.
Gerçeklerin bu kadar farkında değildim sana yorum yazıncaya kadar.
Ben nasıl bu derece kopmuşum hayattan bilmiyorum. Baksana cevap yazmayı atlamışım. Bu arada son iki yazıma hiç yorum gelmemiş diye üzülüyordum. Mail kurumda hiçbir şey gözükmüyordu. Bugün blogdaki yayınlanmayan yorumlara bir baktım bir sürü yorum birikmiş ve ben hiçbirini görmemişim. Çok şaşırdım. Ayarlarda bir değişiklik mi olmuş ne?
Yine ne çok uzattım lafı değil mi? Neyseki bu yazıyı yazdıktan sonra Amsterdam'a gittik de rahatladım azıcık. Kuzey'in okulu da sonunda kapandı. O yüzden mutluyum, huzurluyum. Senden şu limonata tadında film maratonunu gördüm. Onu hazırlıyorum şimdi 🙂
Öperim çok
Ama sen cok kiskanc bi sey oldun ciktin:)) böyle degildin sen noooldu sana? 🙂
Aslında tanımadığım insanların gezinmesine gıcık değilim. En çok kocam sinir ediyor beni 🙂
Hahaha 🙂
Senin sabah yürüyüşlerini de çok kıskanıyorum. Haberin olsun. Her seferinde, "keşke ben de yanında olsam da,şu ormanda onunla yürüsem!" diye geçiriyorum içimden.
ben de, belki bir daha hayatının sonuna kadar yurt dışına çıkması engellenmiş bir kişi olarak, yılda bir kere bile yurt dışına giden, büyüleyici yerleri gören, başka hayatlara temas eden insanlara hüzün ve gıptayla bakıyorum. arada haset de oluyor tabey. sanırım eğer pasaportum açılırsa, gittiğim ilk yerde mutluluktan ağlayacağım. (benim bu yeni yerler görme hevesim nedir kardeşim, hem de uçaktan bu kadar korkuyorken 🙂
Ah canım Fundacım. Senden bunları duyunca çok ama çok üzüldüm. Uçak korkun oldun biliyordum aslına bakacak olursan. Nurşen Abla bahsetmişti. Ama seyahat özgürlüğünün sebepsizce elinden alınması kadar kötü bir şey olamaz. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Aslında söylenecek çok şey var da nereden başlayıp kime ne anlatayım onu bilemiyorum. Umarım elinden haksızca alınan her şeye tekrar sahip olursun. Ben seni kırdıysam çok özür dilerim.
Çok çok öperim seni.
aaa aşk olsun, ne kırması! aynı duyguları paylaşıyoruz seyahat dendi mi, onu vurgulayayım dediydim 🙂 neyse yahu, sağlık, huzur, barış olsun da. umarım haftaya görüşürüz. öptüm
Çok güzel yazmissiniz:)Oysa ben sizi iyi biliyorum bu konuda,seyahat sizin için bi tutku, plan yapmak bile içinizi kıpır kıpır eder hep sizin..Şimdi bu duygular bi süredir sizden uzak olduğu için evet dört gözle tatil bekliyorsunuz.Lale doneminiz pek yakında. Sizin tavsiyeleriniz ve resimleriniz, resim altı kisa yazilariniz bana hep iyi geliyor.Sanki bazı şehirleri gezdim sizinle ben…..Sevgiler.
Merve, en kısa zamanda görüşelim. Mesela yarın? Ne dersin?
Bana bak sen Frankfurt'ta, Paris'te gezerken, İngiltere planları yaparken, Atlas Havayolu ile bilet cebelleşirken biz uslu uslu Antalya'da oturuyorduk. Üstelik gidenler sana mango neyin getirmiş, sen bize ne getirdin? Az daha söylenirsen yazının başlığındakini yapıp çok gezen seni hayatımdan çıkaracağım :))))
ama hayatımdan çıkarmadan önce İstanbul'da bir görüşelim duruma göre belki hayatımda tutmaya devam ederim :))))
İşte tam da o Frankfurt'tan sonra eve tıkıldım 🙂
Çok sıkıldım çoook ama haklısın seni bekliyorum. Haftaya birlikteyiz inşallah. Süper olacak süper…
Kız bu durumda benim ölmem mi lazımmmma cepppp ;)))) Gez, toz, leylekler yere inmesin arkadaşım ;)))
Ay sen çok yaşa, ne olur?
Yok gezemiyorum. Okul zamanı biraz zor oluyor. Kuzey'in bana ihtiyacı oluyor falan. Hem fedakarlık yapıp hem de sinirimden çatlıyorum. Birinden birini yapmamam lazım ?
Sevgili Özlemcim,
Yazılarını okuduğumda cevapsız kalamadım, öncelikle yeni yaşın kutlu olsun bol seyahatli yaşlar dilerim, ikincisi yan komşun Figen'e selamlar iki hafta tek başına Çin bravo diyorum !!! ( kıskanarak tabiki ) Daha önce de yorumlarda geziyorsun diye sataşanlara ben de hak vermeye başladım. İnsan gezmek isteyip gezemedikçe bu moda giriyor sanırım. Bir de biz kötü bir ingiltere vize deneyimi yaşadıktan sonra 21.haziran pazartesi biz de ingiltere vizesinde olacağız inşallah rastlaşırız. İngiltere vize deneyimine gelince ; aslında geçen hafta randevumuz vardı fakat sistem nasıl olduysa bizi premium müşteri yapmış , onca vize parası yetmezmiş gibi içerde gereksiz özel muamele için 1500 TL para isteyince benim şartellerim attı. Vize günümüzü yaktığımıza mı parayı nasıl geri alacağımız için verdiğim uğraşa mı yanayım bilmiyorum. hala alamadık tabi. Alırsak eğer yaz tatilinde Londra var inşallah. Yani bu aralar seyahatsiz takılıyoruz için rahat olsun sevgiler (gezginingezileri ) esra
Esracım öncelikle yeni yaşımla ilgili güzel dileklerin için çok teşekkür ederim. Figen'in iş için gittiği Çin seyahatine nefis bir Çin turuna çevirmesi ne süper değil mi? Cesur kadın ? Yan komşum olmasına rağmen kendisini sık sık göremesem de saygılarımı sunuyorum. Biraz önce telefonla konuştuk. İş için Ankaradaymış. Hem selamını söyledim, hem de hafta sonu yaklaşmışken oradan da Kapadokya'ya doğru uzan istersen diye takıldım. Bol bol gülüştük. Kendisi hala hafta sonu gittiği Andrea Bocelli konserinin etkisinde ?
İngiltere'den vize almak kolay. 1-Önceden başvuracaksın. 2- Kesenin ağzını açıp ne para isterlerse vereceksin.
Şaka bir yana sahiden işi paraya dökmüşler. Vizemizin geciktiği ve bizim tüm seyahatimizi yaktığımız geçen bayram öncesinde bizden de verdiğimiz 3000.00 liranın dışında ekstra 3000.00 Tl istemişlerdi. Vizeniz yetişmez yoksa değişlerdi. Biz de daha 25 gün var deyip rahat davranmıştık. İşin özü bana soracak olursak vizenin yetişmeme ihtimali de yoktu. Bilerek ve isteyerek daha çok para aldıklarınınkini verip bizim vizemizi geciktirdiler. Seyahat etmek bu derece zor ve pahalı olmamalı. Türk vatandaşı olmanın dezavantajları bunlar ne yazık ki. Doların euronun durumu zaten ortada. Pek seyahat edecek ruh haline de gelemiyorum işin açıkçası. Bizim konsolosluk görüşmemiz bu pazartesi. 21 mayıs sanırım. Seyahat ise ağustos ayında.
Umarım vizeleri alır, seyahatlerimize çıkarız.
Çok selamlar
Hah hah? cevap hakkı doğdu bana, çok gezen komşu Figen olarak ? bi kere çok gezmek de çok yoruyor insanı be Özlemcim..gez gez nereye kadar..hep aynı? Bugün neyi farkettim biliyormusun? Ben domates, biber, salatalık fidelerini ekmeyi unutmuşum..Mayıs bitiyor, ben halen bahçeye turist vaziyetdeyim..bir de memlekete yaz gelmiş şekerim..onu da bugün Ankara da farkettim..yazdayız yani aksiyon zamanı ? Bu arada sevgili Esracım sana da selamlar..planlar hazır, eylemlere devam? Öpüyorum?? sevgiler
Ayyy ben daha fenayım ben en son Eylül de tatile çıktım ve iş sebebiyle Ekim e kadar hiiiiiiçççç tatil yapmıcam bak ben daha fenayım
Oyyy burada daha da acıklı bir durum var sanırım. Peki sustum. ? Çıldırma hakkımı sana devrediyorum. 🙂
İlahi özlem❤?
Tüm tehlikeyi göze alarak sınavdan çıkar çıkmaz marmaris yollarına düşeceğimizi söyliyim? bu arada sınavın adı LKS lise kayıt sistemi?
Yaktılar bizim çocukları. ?
Tatile gitmek istiyorum yaaa. İşi, gücü bırakıp gidesim var. Hem de arkama bakmadan. ' Haziran'a Atina bileti alıyordum. Son anda aklıma sınav geldi. Hay sınavına da dedim vallahi. Bir yaz gelse artık. Hayat güneşle birlikte gevşese, ne olur?
süper bir yaz ya …. :))))
yazı olacak tabiii … güllerken yanlış yazmışım 🙂 sevgiler.
?Şubattan beri kurudum. Seyahat yetimi kaybettim sanırım. Tekrar eski günlerime dönmek istiyorum. Hepsi bu 🙂 Burada ağlayan bir emoji olduğunu varsay.
bende de durum aynı ama sinirlerim bozuk olduğundan gülme tuttu beni 🙂 sevgiler…
Sana da çok çok sevgiler. Umarım şeytanın bacağını tez zamanda kırarız.
Hahaha, gezi yazısı, fotoğrafı falan bile görmek isyanlara sürüklemekte. Bir kaç denemem oldu daha başlamafan püskürtüldü , temmuzun ortasını beklemem gerekiyor. Çatlayacağım ben de.
Ben de beklemekteyim. O arada da sinir krizi geçiriyorum. İstanbul üstüme üstüme geliyor. En yakın tarih Haziran 14. Atlas Global bir azizlik yapmazsa gidebilmeyi umut ediyorum. 🙂
Ay Handan, inşallah gideriz bir tatile yaaa. Sahiden çok ihtiyacım var. ?