Yaşam mutlu anlardan ibaret

52 Liste Projesi

Liste 47- Minnettar olduğunuz şeylerin listesini yapın.

İlerde bir gün birisi bana “2017 yılında ne yaptın?” diye sorarsa, “Liste yaptım.” diye cevap vereceğim. Haksız mıyım ama? Listelerle hem kendimi hem de sizi bunalttım. Ama başladığım işi bitirmeden iç huzuru bulamayacağımdan dolayı devam ediyorum. Hem ne kaldı şunun şurasında? Sadece beş hafta! Sonrasında muhtemelen kendime başka bir meşguliyet bulacağım. Aklımda dolaşan şey kitaplar ve seyahatler konusunda yazmak. En sevdiğim şeyler nihayetinde. Üstelik her hafta aynı şeyi tekrar etmemiş olurum.

Strazburg Yeni Yıl Pazarı

Gelelim bu haftanın liste sorusuna: Minnettar olduğum şeyler.

Öncelikle sağlığım, ailem, oğlum, Selçuk, kendi paramı kazanabilmem, oğlumun güzel bir okula gitmesi, seyahat edebilecek gücümün ve maddi durumumun olması, seyahat etmeye dünden razı bir kocamın olması, Kuzey’in uyumlu bir çocuk olması, ailece kitap okumaktan hoşlanıyor olmamız, soframızdan misafirin eksik olmaması, dostlarımızı ağırlayabilecek maddi imkana sahip olmamız, can dostlarım, Yazı Evi‘nin kapısının her daim açık olması…

Minnettar olduğum öyle çok şey var ki… Halime şükretmem için etrafıma şöyle bir bakmam, gazete sayfalarını öylesine karıştırmam, televizyona kısacık bir an göz atmam yetiyor. Belki bu sebepten bu aralar sık sık sahip olduğum güzel anlara sarılmak geçiyor içimden. İz bırakan, iyi ki yaşıyorum dediğim o minicik anları kucağıma almak, ılık nefesimle güzel sözler fısıldamak istiyorum. Unuttuğum nice kıymetli an var hayatın içinde; yaşam telaşına mahkum olmuş hepsi, günlük koşturmanın içinde yitip gidiyor. Bugün yeni yıkanmış çamaşırların kokusu geldi burnuma; sanki dün kapıyı çalan kış değilmiş gibi bahar gelmiş zannettim bir an. Elimdeki bir bardak suya içimden geçen minik bir şükür duasını bıraktım dudaklarımdan. Su bile fark etmemiştir belki! Kim bilir? ? Ama ben umutla doldum. Hayat, çok zor diye ara ara söylenirken aslında benden öte nice insana çok daha zor geldiğini fark ettim. Gülümsemek için her daim sebep var. Elbette görebilirsem.

İstikamet Basel… Oradan ver elini Strazburg

Yarın sabah yola çıkıyoruz. Yol hali dolanıp duruyor etrafımda. Zıplıyor çoğunlukla, çığlıklar atıyor. Neşesini elinden almamaya dikkat ederek gülümsüyorum elbette. Yüzümde sebepsiz bir gülümseme görenler olmuştur belki de bugün. Önce Basel‘e. Küçük bir bavulla. Süslenmiş çam ağaçlarının, ışıl ışıl sokakların, sıcak şarapların ve sanırım soğuğun kol gezdiği Avrupa kentlerinde birkaç gün hafiflemek niyetimiz. Üçümüz olacağız. Tüm yıl boyunca aynı evde yaşayıp da iş, ev, okul derken unuttuğumuz, çoğu zaman da bile bile harcadığımız sohbetleri yapmak niyetindeyiz. Ben çakırkeyif olurum belki. Boyumdan büyük kahkahalar atarım. Belki Kuzey de çok ufakken söylediği gibi aynı cümleyle sarılır bana: Annemin içine deli kaçmış galiba!

Hâl böyle olunca hayata minnettarım. Hem de içtenlikle. Arada sert silleler atsa da bugünüme kalben şükrediyorum. Herkese de tüm kalbimle dünyanın en güzel günlerini, en hafif kahkahalarını, en içten sarılmalarını diliyorum. Yanında bazen bir bardak çayla, bazen sıcak çikolatayla, bazen de karanfil-tarçın kokulu bir şarapla…

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

Yaşam mutlu anlardan ibaret” yazısında 24 düşünce

  1. İzler ve Yansımalar diyor ki:

    Yaşam coşkun, şükür sebeplerin, sevdiklerin ve severek yaptığın her şey, yüreğin gibi hep güzel ve daim olsun Özlem'cim. Noel öncesi zamanlamanız harika oldu bence. İG. de ilgiyle takip ettim gezi fotoğraflarını ama buraya da yaz olur mu.. Çok öpüyorum. Sevgilerimle…

    • özlem öztürk diyor ki:

      Canım Esin'im, güzel dileklerin için çok teşekkür ederim. Ne kadar altın kalpli bir insansın sen. "İyi ki…" diyorum hep senin için. İyi ki bir yerde yolumuz kesişmiş. 🙂 Buraya da yazdım dün İG'den kalanları ama yorumları yayınlamayı unutmuşum. Gece çok geç bir saatte ancak yazıyı bitirip yayınlayabildim. Sonra da yatak. Malum alarm sabah 6'da çalıyor bizim evde.
      Bugün de bütün gün iş yerinde tadilatın başında durunca hayat bloga bakamadan uçtu gitti. 🙂
      Çok öpüyorum seni. Sevgiler

  2. Işın diyor ki:

    Hoşgeldin Özlem, en güzel kış rotalarından birine gitmişsin tam mevsiminde, ne güzel. Goş gezgine her yer güzel geliyor galiba. Gitmek sadece gitmek de yeterli. Şükretmek çok güzel, inanıyorum ki şükrettikçe güzelleşiyor her şey.
    Yeni yılda da bol kitap ve seyahat paylaşmak ümidiyle,
    Sevgiler

    • özlem öztürk diyor ki:

      Işın'cım çok teşekkürler. Geç kaldım yine cevap yazmakta. İş yerinde çook büyük bir tadilata kalktık. Ne yalan söyleyeyim iflahım kesildi. Bir an önce bitsin diye dua ediyorum. Bu arada bu kısacık tatil çok iyi geldi bana. Gerçi gelmemle her şeyin üstüme yığılması bir oldu. Şimdi daha güzel, daha ferah bir ortamda çalışacağımı düşünerek seviniyorum. Evden çok iş yerinde vakit geçirince mecburen ortamı güzelleştirmeye karar verdim. 🙂
      Şükretmek, evet çok güzel ve çok ferahlatan bir şey. Keşke daha çok şükredebilsem.
      Bu sene kendi adıma "negatif insanlardan uzak kalabilmeyi" diliyorum. En azından onları duymadan yaşayabilmeyi öğrensem ne olur?
      Öyle işte.
      Sevgiler yolluyorum sana ve çok öpüyorum.

    • özlem öztürk diyor ki:

      Evet tatlım, süper bir seyahat oldu. Soğuk, kar, Noel Babalar, Noel Marketleri, sıcak şarap…. Oooo, nefisti, nefis. Mutlu mutlu döndüm. Şimdi hafta sonunu hayal ediyorum. Belki biraz kitap okurum, blog yazarım diye 🙂
      Ben de seni çok öpüyorum.

  3. Begonvil Sokağı diyor ki:

    Şükür nimeti ziyadeleştirir… Çok şey bilmeden gideceğime değil de az bildiklerimin hakkını veremediğime yanarım. Ne güzel yazmışsınız, en önemli şükür sebepleri varlıkları ile her an yeniliyor insanı. Az az sanmaktan daha zor bir şey çoğu az sanmak. Bol gülümsemeli gezmeler. Okuruz artık.. Blog yazılarımla ilgili ben de dokunuş ihtiyacındayım, bakalım ne yapabilirim?
    Sevgiler benden.

    • özlem öztürk diyor ki:

      Blogunu çok seven insanların içinde böyle bir hâl oluyor galiba: Bloga dokunmak! Ne güzel ifade etmişsiniz. Ben de şöyle tam anlamıyla kafama uyan birini bulsam onun yardımıyla dışına bir el atacağım. Yazdığım yazılara gelince, tıpkı sizin gibi, kalben yazıyorum. O yüzden o kısmında pek bir şey değişmez sanırım. Ama daha çok yazmak! İşte bunu çok isterdim. Buraya bıraktığım her yazıdan sonra derin bir nefes alıyorum ve sanki oturduğum yerden azıcık yukarı kalkıyorum. Öyle mutluyum ki okuyup yazabildiğim için. Şu an yorumlara cevap yazarken bile kalbim pır pır atıyor.
      Ben de size sevgilerimi yolluyorum. ❤️

  4. sonat şen diyor ki:

    İyi tatiller Özlem. Çok güzel anılarla döneceğine eminim. Yeni yıla gönlünde ve zihninde uzak diyarlardan getireceğin güzelliklerle gireceksin, ne güzel.

    Bu arada, listeler sayesinde dikkatimi çeken bir blog olduğunu ve yıl boyunca paylaştığın listelerdeki içtenliğini çok takdir ettiğimi söylemeden edemeyeceğim.

    Hep gez, hep oku, hep paylaş…

    Sevgi ve dostlukla.

    • özlem öztürk diyor ki:

      Sahiden mi? Yolun listelerden dolayı mı buraya düştü? Bak şimdi çok sevindim. Demek ki bir sene boyunca liste yazarak senin gibi tatlı birini kazanmışım. Yeni yılda birazcık daha vaktim olsun istiyorum. Bunu kalben diliyorum ki böylece istediğim şeyleri yapmaya zaman bulurum.
      Hep birlikte gezelim, okuyalım ve gülelim inşallah. ❤️

  5. KİTAP EYLEMİ diyor ki:

    ben etrafımda birileri mutlu olunca, hayatından memnun olunca daha çok umutlanıyorum , böyle kıymetli şeylere , gezmeye , kitaplara , çocuklara vakit ayıranları gördükçe , umudum daha da çoğalıyor geleceğe ait , umudunuz , mutluluğunuz , yaşam sevinciniz daim olsun …

    • özlem öztürk diyor ki:

      Ah ne güzel bir yorum bu böyle ❤️ Çok teşekkür ederim. Aslında burada yazdığım gibi değilim her an. Hatta işyerinde fazlasıyla gerginim. Sanırım blog benim nefes aldığım ender yerlerden biri. Ne yazık ki mutsuz toplumlardan biriyiz. (Belki de mutsuz olmak için çok sebebimiz var.) Coğrafyanın kaderimiz olduğunu düşünenlerdenim. Ama elimden geleni yapıyorum mutlu olmak için. Hatta sırf mutsuz olmamak için ne yazık ki bazı şeyleri görmezden geliyorum. Kitaplar, çocuklar, gezmek… Dediğiniz gibi çok kıymetli şeyler. İyi ki blog ortamında birbirimizi buluyoruz diye düşünüyorum.
      Yüreklendiren yorum için tekrar tekrar teşekkürler. ❤️

    • özlem öztürk diyor ki:

      Ah, çok sevindim beğenerek okumana. Ne güzel. İnsan böyle güzel şeyler duyunca çok mutlu oluyor. Ya da benim mutluluk sebebim böyle şeyler ❤️ İyi dileklerin için çok teşekkür ederim. Buradan kaçmak ara ara iyi geliyor bana. Sevgiler yolluyorum.

    • özlem öztürk diyor ki:

      Çok teşekkür ederim. Az önce fark ettim ki her yoruma teşekkür ediyorum çünkü her yorum yazan teşekkürlük, şükürlük bir sebep veriyor bana. Mutluyum o yüzden. Ve seyahatim çok keyifli geçti. En kısa zamanda yazmak istiyorsam. Ah, biraz daha bol vaktimiz olsa ❤️

    • özlem öztürk diyor ki:

      Sezer'cim çok teşekkürler. Çok güzel bir seyahat oldu. Takip edebildiğim kadarıyla sen de aynı zamanda Viyana sokaklarında geziniyormuşsun. Umarım senin seyahatin de çok ama çok güzel geçmiştir. ❤️

    • özlem öztürk diyor ki:

      Çok teşekkür ederim. Keşke daha çok şey paylaşabilsem gittiğim yerlerden ama gidince kendimi kaybedip etrafa bakarken fotoğraf paylaşmayı unutuyorum. Ama olsun. Pek de şikayetçi değilim. 🙂

    • özlem öztürk diyor ki:

      Reyhan'cım çok ama çook teşekkürler. Ben yorumlara bakıp da burada paylaşana kadar seyahatimiz geldi de geçti bile. Bir seyahatin gelişini beklerken günler zor geliyor ama gidince de hemencecik bitiveriyor. Çok keyifli bir yolculuk oldu. Şimdi evimizde yeni seyahatleri hayal ediyoruz.
      Sevgiler canım ❤️

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir