BOLOGNA 3- ORTAÇAĞDAN KALMA KULELER VE KIRMIZI KİREMİTLİ EVLER

Ertesi sabah neşeyle uyandık. Evdeki kahvaltımızın aynısını burada da hazırladık. Tek eksiğimiz demleme çayımızdı. Kuzey için de tereyağlı ekmek, gevrek-süt, nutella ve domatesle işi kotardık.
Kahvaltı günün en sevdiğim öğünü çünkü bana mutlu aileleri çağrıştırıyor. İçine ekmek parçası düşürülmüş reçeller, üstüne kekik serpiştirilmiş topraf kokulu domatesler, ağızda eritip giden peynirler ve sohbetle üst üste içilmiş demli çaylar…
Sabahın ilk saatlerini evde geçirdikten sonra sırt çantamızı yüklenip yola düştük.

Çözülmesi gereken bir sır daha: Asinelli Kulesi’nin üstünde sahiden kırık bir vazo var mı?

Sokağa çıktıktan hemen sonra kendimizi pencereden görünen kulelerin önünde bulduk. ”Öpüşen Kuleler” olarak da bilinen Asinelli ve Garisenda Kuleleri masumca karşımızda duruyorlardı. Asinelli Kulesi’nin tepesine 498 basamak tırmanarak ulaşmak mümkün. Ne kolay değil mi? Kuzey’e de öyle görünmüş olmalı.
”Hadi çıkalım!” diye tutturunca düştük yollara. Önce sokağın içinden kulenin girişinin ve kulenin adının yazılı olduğu tabelanın fotoğrafını çektim. Kuzey’i girişinin önce sağına, sonra soluna, bir de isim yazılı levhanın altına yerleştirip çocuğumu on yaşının munzır bakışıyla kendimce aile fotolarının içine nakşettim; fotoğrafların hepsini daha sonra kaybedeceğimi bilmeden tabii.
Kulenin dar ve karanlık girişinden girdik. Birkaç merdiven çıktıktan sonra kulenin taş duvarlarındaki oyuklardan birine yerleşmiş gişeden biletlerimizi aldık. (3€) Yukarı doğru uzanan merdivenler ahşap ve dardı. Tek kişinin geçebileceği genişlikteydi. Kuzey en önden neşeyle merdivenleri tırmanmaya başladı. Selçuk, Kuzey’in hemen arkasında olmayı daha güvenli buldu. Ben arkada, tek başıma kaderime terkedildim. Yüksek yerlerden korkarım: üstüne üstlük hem yüksek, hem dar, hem de yüzyıllar önce yapılmış yerlerden hiç haz etmem. Tarihe dışarıdan ellerimle dokunmaktan hoşlanırım.

 

 

 

 

 

 

Asinelli Kulesi’ne tırmanmak Bologna’da kendimle hesaplaştığım ilk mekan oldu. Merdivenler başımın üzerinde uzayıp gittikçe, kulenin taş duvarlarının yazdığı serinlik etrafımı sardıkça ve tırmandığım mesafeden ardımda bıraktığım boşluğa baktıkça korkum daha da arttı. Üstelik kule gerçekten yüksekti ve tırmandıkça mesafe azalacağına artıyor gibiydi. 498 merdiven rakamla kağıda yazılandan daha başka görünmeye başlamıştı gözüme. Haftada birkaç gün kesinlikle yürümeme rağmen yukarı çıktığımda nefesim kesilmişti. Tepeye vardığımda ilk düşündüğüm şey, bu çıkışın bir de inişi olduğuydu. Ondan sonra aklıma gelense, öğle yemeğinde ne yersem yiyeyim bunu kesinlikle hak ettiimdi.
Kuleye çıktığımızda gördüğümüz manzara, hem bu tırmanışa verdiğimiz üçer euroları hem de yorgunluğumuzun karşılığını verdi. Kuzey, yukarıya ilk çıkan olmanın haklı gururunu yaşıyordu. Bir müddet nefesimin düzene görmesini bekledim. Sonra fotoğraf çekmeye başladım. Tüm Bologna ayaklarımızın altındaydı. Kırmızı bir halı tüm şehrin üstüne yayılmış ve masallarda anlatılan şehirlerin peşine düşmek için davetiye çıkarıyordu.
Şehrin sırlarından biri de bu kulenin tepesinde saklı kırık bir vazoydu. Ben yukarı çıktığımda kırık bir vazo falan görmedim. Kulaklarıma dek ulaşan tek şey, kalbimin atış sesleriydi.
Gizli bir Venedik var diyorlar bu şehirde! Bakalım onu bulabilecek miyiz?
Yarın!

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

BOLOGNA 3- ORTAÇAĞDAN KALMA KULELER VE KIRMIZI KİREMİTLİ EVLER” yazısında 5 düşünce

  1. Naz Pek diyor ki:

    özlem senin tavsiyen ve anlatımlarınla Bologna kalbimizde yer etmiş durumda ilk fırsatta tur olmadan kendi başımıza gitmeye karar verdik.Bu konuda biraz başını ağrıtıcam bilgin olsun:)

    • özlem öztürk diyor ki:

      Başımı ağrıtmak ne demek! Keyifle anlatırım; küçücük bir şehir. Buraya gidin bi' tek başınıza, sonra kimse tutamayacak sizi. Kızlar kocaman olmuş bir kere, onlar hallederler her işi 🙂 Hem ben fotoğrafarı kaybettiğim için derhal birilerinin oraya gidip fotoğraf çekmesi lazım. Hadi bakalım, dört gözle yola düşeceğiniz zamanı bekliyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir