Roma’da uyandığımız sabahlar…

Seyahatimizin ilk kısmında Roma var. Birkaç gün Roma’da kalacak, daha önce gezdiğimiz şehri bu sefer kendimizi fazla yormadan adımlayacağız. Haziran sonu itibariyle Roma’dayız. İstanbul’a yaz gelmedi ama buraya çoktan gelmiş. Şehir yanıyor desem yeri!

Roma turistlerin en çok rağbet ettiği şehirlerden biri. Önceki gidişlerimde yazdıklarım blogda duruyor. Roma’nın kalbinde atan filmleri merak edenler varsa bu yazıyı okuyabilirler. Yazının diğer kısmı da şurada! Malum kısa anlatmayı beceremiyorum. 🙂

Benim gibi edebiyatla, kitaplarla, müzelerle kafayı bozmuşlar varsa onları da bu yazıya alacağım. Kendisi en sevdiğim blog yazılarımdan biridir. 🙂

Şimdi gelelim bu sefer Roma’da ne yaptığımıza. Deliler gibi etrafta dolaşıp durmadık. Tarihi mekanların etrafında dolandık, İspanyol Merdivenleri’nin önünde fotoğraf çektirdik, Babington Çay Evi’ne ve Greco Cafe’ye girsek mi diye tereddüt edip, yeni yerler keşfetmeye karar verdik. Bu iki kafeye uğramayarak seyahatimizin bütçesinde de kocaman bir delik açmamış olduk.

Yine de unutmamalı ki, Roma’ya ilk defa gidecekler için Cafe Greco ve Babington Çay Evi gidilecek listesinin başında geliyor.

 

Bolca yedik, içtik, keyif yaptık.

İlk gittiğimiz akşam yemeğimizi hemen otelimizin dibindeki restoranlardan birinde yedik: Ristorante Di Fronte a.  Yemekler fena değildi. Hesaba masaya koydukları ekmeği de eklemelerine sinir oldum. Bu seferki Roma seyahatimizde sıkça kuver olayına denk geldik.
Roma esnafının, restoranlarının, kafelerinin turiste doyduklarını söylememe gerek yok herhalde. Etrafta öyle çok turist var ki müşteriye nasıl davrandıklarının, servisin kaliteli olup olmamasının bir önemi yok. Nasılsa biri gelmezse başkası geliyor.

Neyseki İtalya’dayız. Pizzalar ve makarnalar her zaman ortalamanın çok üstünde.

Roma’da nerede kahvaltı yapalım?


Roma’da kaldığımız iki gün boyunca kahvaltımızı ettiğimiz iki mekandan bahsedeceğim size.
Bir tanesinin tek özelliği sokağa taşmış masa ve sandalyelerinin olması. İlk sabah sırf bu sebepten orada kahvaltı etmeye tercih ettik.  Birer sandviç yanına da çay aldık. Bizim paramıza çevirinde elbette kahvaltı pahalıya geliyor. Sandviçler ortalama 6-7 Euro civarı.
Adres: Dami Cafe- Piazza Tuscolo 20, Roma

 

Diğer kahvaltı ettiğimiz yer ise hemen yukarıda bahsettiğim kafenin yanı. Dışarıya atılmış masalar yok. Bu yüzden içeri oturmak zorunda kalıyorsunuz ama inanın değer. Mutlaka gidin dediğim bir kafe olur burası. İçerisi mis gibi taze ekmek ve kahve kokuyor. Bizi bizden alan kokuların yanına fırın kısmındaki çalışan güler yüzünü, sempatikliğini ve hoş görüsünü eklemeden edemeyeceğim. İnsan sevdiği bir işi yapınca mutlu oluyor demek ki! Bu kadar seyahatlerimiz içinde dönüşte aklımızda kalanın da güleryüz gördüğümüz mekanlar olduğunu eklemeden geçemeyeceğim.
Adres: Grano Frutta e Farina- Via della Croce, 49a, Roma.

 

 

 

 

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

Roma’da uyandığımız sabahlar…” yazısında 6 düşünce

  1. sezer eser perker diyor ki:

    Roma'da 2 gün kalabilmiştik. Çok şey sığdırdık bu 2 güne ama çok şey de eksik kaldı tabii. Hele benim gibi sanat tarihi mezunu biri için. O yüzden tekrar gitme hayali kuruyorum. Şu sıralar ufukta öyle bir ihtimal olmasa da:) Kısmet.

    • özlem öztürk diyor ki:

      Ne? Sanat Tarihi mezunu musunuz?
      Offff, ne güzeldir sanat tarihi okumak! Vallahi sizinle Roma'yı gezmek gerekirmiş o zaman.
      Roma konusunda çok haklısınız. Gezilecek, görülecek yerler açısından çok derya deniz bir şehir Roma. Hal böyle olunca da Roma'yı iki güne sığdırmak ne mümkün.
      Bu gittiğimizde Aşk Çeşmesi tadilattaydı. Şubat'ta kardeşim gitmişti. O zaman da kapalı olduğunu söylemişti. Rahat rahat çalışıyor İtalyanlar, pek aceleleri yok. O kadar çok görülecek tarihi eserleri var ki insan nereye bakacağını şaşırıyor. Bir de şu insanı aptala çeviren kalabalıklar olmasa.
      Belki de İstanbul'un çok kalabalık olmasından dolayı gittiğim yerde biraz nefes almak istiyorum, ama ne mümkün!
      Umarım hayaliniz gerçek olur, hem neden olmasın ki?
      Roma'yı usul anlatırsınız bize.
      Sevgiler

    • özlem öztürk diyor ki:

      Roma'nın çekici bir yanı var, haklısın. Bana her seferinde çok kalabalık geliyor sadece. Nasıl bir turist kalabalığı. Hava da çok sıcaktı gittiğimizde. Peşinden gelen deniz tatili bana çok iyi geldi 🙂

  2. Gamze Esra Ersöz diyor ki:

    Roma'ya 3-4 sene evvel gittim ve 3 gün kaldım. Ancak bu 3 gün de koşturma ile geçti. Senin gibi ancak bir kaç kez gidebilirsem sanırım böyle kahvaltı /kahve keyifleri yapabilirim:)Yine çok güzel bir yazı olmuş.Senin yazılardan aldığım notlar birikti 🙂

    • özlem öztürk diyor ki:

      Roma'da yapılacak o kadar çok şey var ki söylediklerinde çok haklısın. Neredeyse hiç oturmadan gezmek gerekiyor. Neyse ki bu kadar yürüyüşün sonunda yediğimiz pizzaları ve makarnaları hak etmiş oluyoruz. Tabii dondurmaları da unutmamak gerek.
      Eylül gibi gezmek daha güzel aslında. Notlar biriktiyse düş yola 🙂

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir