Mina Urgan’ın Bir Dinazorun Gezileri isimli kitabını açtığımda tam da aradığım sayfaya denk geldim. Devamlı Paris’ten, bu şehre olan tutkumdan bahsedip duruyorum. Hal böyle olunca da takılmış bir plak gibi aynı şeyleri tekrarlamaktan korkuyorum. Yine de durduramıyorum kendimi. Kitapta karşılaştığım satırlarsa içimi biraz olsun içimi rahatlattı. Mina Urgan‘da kitabın orta yerinde şöyle diyor: “Bu kadar…
Etiket Arşivleri: Benim Paris’im
Bir Paris seyahatinin daha sonuna geldik. Güzel günler hemen geçiyor, değil mi? Bir haftalık tatilin sonunda, ”Bu tatil bana yetmedi.” diyen bir Özlem, ”Bence tam tadındaydı, artık eve dönelim.” diyen bir Kuzey, ” Tamam, sıcak bir havada birkaç günlüğüne tekrar seni Paris’e götürürüm.” diyen bir Selçuk vardı. Hava buz gibiydi, güneş arada sırada…
Paris, Seni Seviyorum. ”Bir şehri delicesine sevmek!” olabilir aşağıdaki yazının özeti. Ne zaman Paris’a gitsem metrodan çıkar çıkmaz kafamı yukarı kaldırır gökyüzüne bakarım. Birbirine yapışık binalar, ferforje balkonlar, sokakları aydınlatan sarı-sıcak lambalar gözüme çarpar. Yan yana uzanan yüksek pencerelerin ardında ne hayatlar olduğunu düşünürüm. Yukarıda fotoğrafta evdekilerle paylaştığım hayalimi görüyorsunuz. Paris’te bir evim olacaksa böyle…