Etiket Arşivleri: paris gezi rehberi

coffeetime paris

Yolda olmak ve Paris’ten haberler 🇫🇷

Bir trenin insanı taşıdığı bir garda onu neler bekler? Yolda olmak ve bu duygunun dayanılmaz hafifliği. Ne güzel bir soru değil mi? Sorunun cevabını düşünürken bile gülümsemeye başlıyorum. Aklıma devasa bir gara yanaşmış onlarca tren, bavullarını sürükleyerek uzaklaşan insanlar, kokularıyla insanı cezbeden irili ufaklı küçük yemek kabinleri, elinde bir sosisliyle geçen biri, alt katı işaret…

Paris’in Gizli Kalmış Yerleri- Farklı bir Paris Gezisi

Paris’in Gizli Kalmış Yerleri. Keşke çıkmaya ne dersiniz? “Paris’i ilk kez ziyaret edecekler için mutlaka gidin!” denilecek yerleri hepimizi biliyoruz artık. Azıcık toparlamak gerekirse Eyfel Kulesi’nin mutlaka tepesine çıkılmalı, Champs Elysees’nin geniş kaldırımları boyunca yürünmeli, Ladurée’de bir kahve eşliğinde birkaç makaron yenilmeli, kasa önündeki uzun kuyrukta beklenip eşe dosta götürmek üzere ince bir zevkin ürünü olan…

Biten bir Paris seyahatinin ardından…

     Bir Paris seyahatinin daha sonuna geldik. Güzel günler hemen geçiyor, değil mi? Bir haftalık tatilin sonunda, ”Bu tatil bana yetmedi.” diyen bir Özlem, ”Bence tam tadındaydı, artık eve dönelim.” diyen bir Kuzey, ” Tamam, sıcak bir havada birkaç günlüğüne tekrar seni Paris’e götürürüm.” diyen bir Selçuk vardı. Hava buz gibiydi, güneş arada sırada…

Paris'in meşhur atlıkarıncaları...

Paris Seni Seviyorum

Paris, Seni Seviyorum. ”Bir şehri delicesine sevmek!” olabilir aşağıdaki yazının özeti. Ne zaman Paris’a gitsem metrodan çıkar çıkmaz kafamı yukarı kaldırır gökyüzüne bakarım. Birbirine yapışık binalar, ferforje balkonlar, sokakları aydınlatan sarı-sıcak lambalar gözüme çarpar. Yan yana uzanan yüksek pencerelerin ardında ne hayatlar olduğunu düşünürüm. Yukarıda fotoğrafta evdekilerle paylaştığım hayalimi görüyorsunuz. Paris’te bir evim olacaksa böyle…

Paris’in Gizli Kalmış Yerleri

Bilinenin dışında bir de gizli kalmış bir Paris vardır. Gönlünüzü Paris’e vermişseniz eğer, şehir de size başkalarına sunduklarından farklı şeyler sunar. Bildik sokaklarından ara sokaklarına daldıkça, sırra kadem basmış nice hikâyeler birer birer yolunuza çıkmaya başlar. Paris’i farklı kılan da budur bence; şehre yapılan her yeni seyahatte anahtarını sizin çevirdiğiniz kilitli bir kutudan dağılan sürprizler…

İçi Paris’le dolu bir kitap: Benim Paris’im.

Paris’le ilgili her şeyden nasıl keyif aldığım malum. Paris hakkında çıkan her kitabı da okumak için ayrı bir çaba harcıyorum. Keşke her gün bu şehirle ilgili yazılanlara bir yenisi eklense de ben de Paris’e olan özlemimi bu satırların arasında gidersem.   Neyse ki bugünlerde böyle bir güzellikle karşı karşıya geldim. Daha önce Paris’le ilgili yazmış…

Passage Jouffroy: Geçmişten bugüne Paris’ten alışveriş manzaraları

Passage Jouffroy, Paris’te en sevdiğim pasajlardan biri. Yıllar önce bu blogta bu pasajları bulmak için ne emekler sarf ettiğimi, ne yollar teptiğimi anlatmıştım. O gün mutlu sonla noktalanmıştı da, ben o zamandan beri her gittiğimde yolumu buralara düşürür olmuştum. Bu sefer otelimiz zaten Opera Bölgesi’nde, Grand Boulevard’a çok yakın. Hal böyle olunca pasajlar dibimde. Rutin…

Le Rostand

Paris ritüellerim! Seni sen olduğun için seviyorum Paris!

Paris Ritüellerim… Bu şehri benim yapan alışkanlıklarımdan bahsedeceğim birazcık. Ne de olsa aynı şeyleri yaşamak aidiyet hissi uyandırıyor insanda. Ben de Paris’e ait olmayı seviyorum zaten. Nedir benim Paris ritüellerim? Paris bende hep aynı hisleri bırakıyor. Uçaktan  inip, damga işini hallettikten sonra Paris rutinlerimi yaşamaya başlıyorum. Bavulları beklerken Orly’nin kokulu tuvaletine girmek mesela! Evet ya,…