Liste 21-Yapmak istediklerinizin listesini yapın.

52 Liste Projesi

Liste 21-Yapmak istediklerinizin listesini yapın.

Hayatta yapmak istediğim öylesine çok şey var ki. Eminim sizlerin de vardır. Bazen kafamın içinde dolaşıp duran bu düşüncelerden yoruluyor, bazen de aklımdan geçen yapılacaklar listesiyle coşup duruyorum. Evin içinde yapmayı hayal ettiğim şeyler bile bir liste sebebi benim için. Daha önce birçok kez her şeyi listelememin beni yormadığını, aksine kafamı dinginleştirip beni rahatlattığını söylemiştim. Kafamı kurcalayan herhangi bir şeyi bir kağıdın üstüne geçirdiğim zaman, işin yarısından çoğunu halletmiş gibi hafifliyorum.
Türkiye içinde yapmak istediklerimin listesi üç aşağı beş yukarı aklımda. Genellikle Türkiye’de tatil yapmayı tercih etmiyorum. Nedeni ise kesinlikle hesaplı olmaması. Şu sıralar yabancı paranın Türk lirası karşısında ne kadar değer kazandığını biliyoruz. Yurtdışında seyahat de bu durumda pahalıya çıkıyor olsa da Türk turizmciler de, “Dolar çok pahalandı, işlerimiz bu sene açılır” demeyip, otel fiyatlarını arttırmaktan geri kalmıyor. Temmuz ayında üç geceliğine Datça’da olacağım. Dört kız aynı odada kalacağız. Mütevazi bir yerden bahsediyorum arkadaşlar ve odanın fiyatı ne kadar biliyor musunuz? Tam 780 TL.
Ağzım açık vaziyette dinliyorum sadece.
Gelelim yapmak istediklerime. Saymakla yapmak istediklerimi bitiremem ama yine de bir ucundan başlayayım değil mi?

Ah be Kars! Nereden düştün aklıma?

Foto: Şuradan

Bir kere Kars’a gitmek istiyorum. Kışın puslu günlerinden birinde sırt çantama trende okuyacağım kitabı, içine bir şeyler karalayacağım defterimi ve mini fotoğraf makinemi alarak yola düşmek uzun zamandır demlediğim hayallerimden biri. Düşlemek de yetiyor bana. Zaman geçip de biraz daha olgunlaşınca insan sahip olduklarına şükrederek bile mutlu oluyor. O yüzden gidebilirsek ne âlâ. Ama karşıma Kuzey’i de alıp, bir trenin içinde çocukluğuma doğru yola çıkmak çok güzel olurdu. Böyle bir haftasonunu her birimizin dolu hafta sonlarının arasına sıkıştırabilirsem mutlu olacağım. Sonra da gelir blogun bu sayfasında bu notun üstünü çizerim. Söz!

Karadeniz’e gidebilmek bu kadar zor olmamalı!

Foto: Şuradan



Karadeniz turu. Yine Kuzey, yine Selçuk, yine sırt çantalarımız var bu hayalin içinde. Dağların ucunun bulutlara değdiği bu coğrafyada patikalarda yürümek, yaylalarda bulutlarla dans etmek, derme çatma evlerde akşam serinliğinde üşümek, ellerimi demli bir bardak çayın sıcaklığında ısıtmak istiyorum. İnsanın çok olmadığı, kalabalıklardan uzak olabileceğimiz Karadeniz yaylası hangisidir, istediğim bu sakinliği nerede bulabilirim bilmiyorum. Aranızda üç günlük bir Karadeniz rotası bilen varsa, hemencecik fikrini belirtsin olur mu? Kars ve Karadeniz hayalim gerçekleşmesi pek de zor olmayan hayaller. 2017 bitmeden gerçekleşse ne güzel olur.

Köpekbalığı dalışı yapmak.

Foto: Şuradan

 

Şaka yapıyorum, şaka! Ben kim köpekbalıklarıyla dalmak kim? Okyanuslarda önlem olsun diye kıyıya dik değil, paralel yüzerim ben. O kadar korkarım köpekbalığından, balinadan falan. Yani seyahat deyince olayı sonuna kadar götüren, dağların zirvesinden yamaç paraşütü yapan, balta girmemiş ormanlarda gezinen, köpek balıklarına nanik yapan gezginlerden değilim. Benimki bir kafede oturayım, elimde çayımla önümden akan hayatı seyre dalayım şeklinde bir gezi türü. Ama her ne kadar köpek balıklarıyla dalamasam da Güney Afrika‘ya gitmek istiyorum. (Çok güzel kafeler varmış.)

Yine mi Peru? Biri Peru mu dedi?

Foto: Şuradan

Kendisi bitmeyen hayalimdir. ne zaman canım sıkılsa buzdolabını açar bu hayalimi çıkarırım. Isıtıp ısıtıp önüme koyduğum bu düş hiç mi hiç sıkmaz beni. Her bir yapılacaklar listesinin üstünden geçer, kontrol ederim. İnka Yolu’nu yürüdüğümüzü, dağların zirvesinde soluklandığımızı düşünürüm. Çok sıkıcı olsa da yol boyunca sızlanacağım fikri de aklımdan geçer. Olsun. Machu Picchu bir hayal işte. Sanırım pek çok kişinin aklında bir rota. Bu sene olmasa da belki 2018’de. Kim bilir?

 

Tak artık şu çerçeveleri duvara!

Benim kadar gezmeyi seven birinin evini de bu kadar sevmesi normal mi? Çok seviyorum evimi. Her sabah uyandığımda bu sevde uyandığım için şükrediyorum. Taşınalı neredeyse üç sene olmasına rağmen bir sürü eksiğimiz var ama. Nice zamandır gözümde büyüyen evi boyatma işini hallettik. İlk defa çok memnun kaldığımız bir boya firması ile karşılaştık. İki günde evimizi boyayıp gittiler. Peşinden de baklava yolladılar güle güle oturun diye. Tabii, hâlâ eksiklerimiz çok fazla. Mesela kimi duvarlara kendi fotoğraflarımı asmak istiyoruz. O fotoğrafları bir türlü seçemiyor, bir türlü fotoğrafçıya gidemiyor ve topu topu on fotoğrafı bastırıp çerçeveleri duvardaki yerlerine asamıyorum. Bu sene içinde halledebilirsem kendimi başarılı sayacağım. Bu arada yatak odasını duvar kağıdı ile kaplamamız ve halı işini halletmemiz lazım. Güney Afrika’ya gitmek bu işleri yapmaktan daha kolay geliyor bana. 

Kuzey 8. sınıf öğrencisi oluyor.

Seneye TEOG var. Kuzey’i kasmamak yapmak istediğim en kıymetli şey. Devamlı kendime bunu hatırlatıp duruyorum. hali hazırda çok mutlu olduğu bir okula gittiği için bunu kendime sık sık hatırlatmalı, oğlumu gereksiz streslere maruz bırakmamalıyım. (Sanki bu madde bana Afrika’ya gitmekten de, yatak odasını halı kaplatmaktan da daha zor geldi. En çok çaba gerektiren bu madde.)

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

Liste 21-Yapmak istediklerinizin listesini yapın.” yazısında 14 düşünce

  1. Adsız diyor ki:

    Özlem hanım merhaba,
    Uzun zaman önce takip ettiğim fakat bir süredir nedendir bilmiyorum ara verdiğim blogunuza bugün tekrar girdim. Siz de benim gibi yolda olmakta çok keyif alıyorsunuz ve benden farklı olarak hem bu tecrübelerinizi çok güzel anlatıyorsunuz hem de planları daha çok kendiniz yapıyorsunuz. Bense gezmeyi çok sevmeme rağmen eğer bir yere ilk kez gidiyorsan kendimi bir organizasyona emanet etmek daha kolay geliyor.(Belki de tembellikten bilmiyorum)
    Kars konusunda size tek bir şey söyleyebilirim o da şu : mümkünse listenin başına alın 🙂 Benim de yıllardır istediğim bir şeydi. Ama Doğu Ekspresi ile, trende konaklayarak ve kışın Kars karlar altındayken… Bu yıl Mart ayı başında hayalimi gerçekleşitirdim.. Çok keyifliydi. Karlar kalkmamıştı ama hava kışın olduğu kadar dondurucu soğuk değildi.Ben Travel Terminal adında bir şirket ile seyahat ettim. Size de tavsiye ederim. Mütevazi ama ciddi çalışan bir tur şirketi. Doğu Ekspresi eskimiş biraz, restoran vagonu eski güzel günlerinden çok uzakta ama biraz daha gecikirseniz bu hali bile kalmayabilir. O nedenle biraz acele etmekte fayda var.Listenizdeki hayalleri sağlıklı günlerde gerçekleştirmeniz dileğiyle.. Zeynepp

    • özlem öztürk diyor ki:

      Zeynep hoşgeldin.
      Hayat biz planlar yaparken başımıza gelen şeylerden ibaret, sahiden de. Bazen çok yapmak istersin de bir türlü yapmak istediğin o şeyin ucundan tutamazsın ya öyle oluyor. Benim zamanım evdekilerle çakışmıyor, tam gidelim dediğimiz hafta sonu oğlanın bir sınavı oluyor… Falan filan. Umuyorum bu kış yapacağım bu dediğimi. Karadeniz'e gitmek istiyordum. Geçen gün bir gazla telefonu elime alıp Bukla Turizm'i aradım. Üç günlük Rize yaylaları turu. Çok profesyonel olduklarını biliyorum. Ama yine de kişi başı 1500.00 TL bana çok yüksek geldi. Düşünsenize üç günlüğüne üç kişi Karadeniz'e gidip 4500 Tl vereceğiz. Üstelik uçak parası da bu fiyata dahil değil. Bende mi bir tuhaflık var yoksa sahiden bu rakam çılgın bir rakam mı? Böyle şaşkınlıklar yaşıyorum zaman zaman. Ve o zaman eşim şöyle diyor bana: Kalk Paris'e gidelim, hadi bu paraya Viyana'da gezeriz falan. Tamam her yerin ayrı bir güzelliği var ama gider İsviçre dağlarında gezerim yahu bu fiyata ben. Sanırım bu sebep tek başıma seyahat etmeme sebep oluyor. Yine de ne yapacağımı bilmiyorum. Dediğin firmaya kars için bakacağım. Kışın gitmeyi çok istesem de bizimkileri eğer ikna edersem yaza kışa bakmayıp Kars için yola düşeceğim. :=)
      Daha sık gel buralara olur mu?
      İçten torumun için çok teşekkür ederim.
      Sevgiler

  2. Gamze Esra Ersöz diyor ki:

    Ölem liste yapmayı ben de seviyorum ama listedeki o maddeleri gerçekleştiremeyince içime bi sıkıntı basıyor. Ya da o maddeleri gerçekleştirmeliyim moduna girince maddeler keyif vermekten uzaklaşıyor.Ne yapsam ki?

    • özlem öztürk diyor ki:

      Maddene aynı zamanda yapabilceğin hayalleri de koy. Benim için markete gitmek, bir saat yürüyüş yapmak, hiçbir şey yapmadan oturup bir saat kitap okumak bile liste maddesi. Aslında hayata fazla takılmamak gerekiyor. İnsan hayattan biraz daha yaş alınca başka şeylerle de mutlu olmayı öğreniyor. Sağlık olsun da gerisi kolay. Minik bir liste yap bakalım kendine. Mesela seni mutlu eden şeyleri listele. Bu üstünü çizmeyeceğin, yine de keyif alacağın bir liste olur. Sonra da paylaşırsın blogda olmaz mı? Mutluluk oyunu 🙂
      Öperim seni güzeller güzeli.

  3. Berfin diyor ki:

    Geçen trenle Venedik'e giderken sohbet ediyoruz işte. Ona diyorumki; Yapmak istediğimiz listeden birini daha yapıyoruz ne güzel değil mi falan diye. Evet, sma farkında mısın bizim liste üstten bitiyor, alttan uzuyor:) diyor? İyiki o liste bitmiyor.. Düşünsene yapmak istediğin hiç bir şey kalmamış hayatta? Nazım Hikmet' şu dizeleri buraya cuk oturur bence? .
    ……
    Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
    yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
    hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
    ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
    yaşamak yani ağır bastığından.

    • özlem öztürk diyor ki:

      Evet en fenası da o durum: Yapmak istediğin hiçbir şey kalmaması. Sağlığımız, huzurumuz eksik olmasın da listelerimiz uzayıp gitsin. Nazım Hikmet her şeyi biliyormuş zaten. Her şeyi de pek bir güzel söylemiş. Aşk ve yaşam adamı ne de olsa, değil mi?
      Bol aşklı günler şekerim :))))))

  4. Çileksuyu Sibel diyor ki:

    Karadeniz:) Gitmelisin,bir karadenizli olarak eksik kalmani istemem.Ben Mardin'i gormek istiyorum.Machu Peechu benim de hayalimde ama cok uzak sanki:) hani gerceklesmesi acisindan.Makinemdeki fotolar da basilmayi ve cerceveye girmeyi neredeyse 3 yildir bekliyor…HADI yapalim ve yaptigimizi birbirimize mesajlayalim…xxxx

    • özlem öztürk diyor ki:

      Peru için uçak bileti bile bir servet değerinde. O yüzden erteleyip duruyoruz. Belki İngiltere'den daha ucuz bilet vardır yahu 🙂 Bak nasıl hayalimi genişlettim hemen. 🙂 Karadeniz işini halledeceğim inşallah bu sene bir terslik çıkmazsa. Evdekilere söyledim. 🙂 Çerçeve işini halledersem yollayayım sana hemen sahiden. Dur bakalım ne kadar zaman alacak o iş?
      Öpüyorum seni çook.

  5. Işın diyor ki:

    Yapmak istediklerimizin listesini yapmak kesinlikle çok önemli. Genelde benim listeler kafamdadır ama yazsam belki de daha kolay gerçekleşir her şey. Ne zamandır Avrupa'da gitmek istediğim yerlerin listesini yapmak istiyorum ama biraz da korkuyorum. Çok uzun olacak ve hiç bir zaman bitmeyecek diye. Hem de bir sürü yere gitmiş olmama rağmen.
    Karadeniz'e iki kere gittim ama doyamadım. İkincisi Bukla tur ileydi ve ağırlıklı olarak Maçahel'di. Çok sevmiştim Artvin'i. Bukla çok sayıda tur düzenliyor, incelemeni kesinlikle tavsiye ederim. Ama Karadeniz kesinlikle üç günden fazlasını hakediyor. Tabii çok fazla konfor beklememek, doğallığı sevmek lazım. Kars benim de hayallerimde. Ama buzda yürümekten korkarım ben. O yüzden yazın mı gitsem diyorum. Kars treni ise başlıbaşına bir güzellik. Peru büyüleyici tabii ama benim önce yükseklik korkumu tedavi ettirmem lazım 🙂
    Yapmak istediklerim hep gitmekle ilgili nedense. Bir an önce daha göçebe bir hayata geçmem lazım. Bir de bir şeyler öğrenmek hep cezbediyor. Daha fazla sanat tarihi ve tarih okumak, öğrenmek istiyorum. Bir kitap yazmayı çok isterdim ama bunu dile getirmek bile korkutucu…
    Umarım sağlığımız ve ömrümüz hayallerimizi gerçekleştirmemize izin verir.
    Sevgiler Özlemciğim

    • özlem öztürk diyor ki:

      Şu aralar evde azıcık sağlık problemleri var. O yüzden yazdıklarına sondan giriş yapıyorum. Eşimin babası biraz hasta. Öyle olunca sağlık hemen her şeyin başına geçiyor. Bu sabah bir arkadaşımla konuşurken aynı şeyleri tekrar ettik; lakin insanız ve beynimiz söylediklerimizi unutmaya programlı. Zorunluluklar, yapılması gerekenler, başkalarını mutlu edelim diye yapılacaklar, falanlar filanlar. Eh, artık söylenmiyorum bunlardan; zira her şeye söylenen ve hayatını değiştirmeyen insanları da sevmem. Onlardan biri olmak istemiyorum. (Bu parantezi açmak istiyorum çünkü tam da yeri gelmişken söylemek istediğim bir şey var. Geçen gün bir şekilde yoga yapan birine denk geldim. Hoş, genç bir hanım kendisi: Şeyda Toscalı. Blogu da var. Yoga yapmakla iş hayatını birbirinden ayırmakla ilgili bir yazı yazmış, bayıldım.Çünkü devamlı şehir hayatına dayanamamak ve kurumsal hayata son verip yollara düşmek konulu muhabbetler beni yormaya başladı. Bir oku diyeceğim onu. Niyeyse oku istedim.) Paranteze istinaden her gün hayatımızı tümden değiştirmekle ilgili pompalamalar insanı bunalıma sürüklüyor. Hahaha 🙂 Benim istediklerimle hep gitmekle ilgili ama benim koşullarımda çok mümkün değil. Kuzey'in okulu falan muhabbetleri. Sonra nereye gitsek, ne yapsak, anamız babamız 🙂 Ama yola düşmenin düşünün cazibesi hep yanımda; çantamda, cebimde, aklımda, kolumda…. Gidebilirsen git ama bir blog aç gitmeden.:) Ben de tıpkı senin dediğin gibi buraya Karadeniz hayalini yazdıktan sonra Bukla'yı aradım. Bir program yolladılar Ağustos sonu için. Telefonla bir yere ulaşmam bile sanki hemen gidecekmişim gibi mutluluk verdi.Umarım bu sene içinde hallederim bu işi. Liste işi bitmez. Bitmesin de zaten. Niye bitsin ki? Maddeler eksildikçe yenisini ekleriz biz de. Slovenya'ya gidelim diyorum ben de bizimkilere. Bir araba kiralayıp usul usul yol alalım. Sanat tarihi işi ne güzel. Ben de bunu isterim bak. Bir zamanlar avde bir sanat tarihi ansiklopedisi vardı. Açıp açıp okurdum. Diğer tüm ansiklopediler atıldı ama onları attırmadım. Hala duruyor.
      Bir kitap yazmayı ben de çok isterdim. Umarım ikimiz de yazarız bir gün. Neden olmasın?
      Öpüyorum seni çok.
      Sana da kucak dolusu sevgiler

  6. enne diyor ki:

    3 günlük Karadeniz turu için uçakla Trabzon'a gidin, araba kiralayın. Uzungöl, Ayder Yaylası, Sümela Manastırı gezin, Fırtına Deresi'nde rafting yapın. Artvin, Borçka ve Macahel Yaylasına gidin. Trabzon ve Artvin'de birer gece kalın. Temmuz ayını tavsiye ederim. Yağmur az olur, rahat gezersiniz.

    • özlem öztürk diyor ki:

      Ne güzel tavsiyelerde bulunmuşsunuz; teşekkür ederim. Bu postu yazdıktan hemen sonra kendi kendine "bi' aksiyon al!" dedim. Telefonumu elime aldığım gibi Bukla Turizm'i aradım. Şöyle hiç uğraşmayacağımız bir tur var mıdır diye merak ettiğimden. Bir de herkesin gezdiği kalabalık yerleri gezmek istemiyorum. Dünyanın her bir köşesi kalabalık artık biliyorum ama benim ruhum bugünlerde o kalabalıkları kaldırmıyor. Bize üç günlük bir tur önerdiler. Tıpkı sizin bahsettiğiniz gibi. Trabzon havaalanı çıkışlı. Üç günlük koca Karadeniz'e yetmeyeceğini biliyorum ama şimdilik durum bundan ibaret. Hafif yağmurlu olabileceğini de söyleyerek Ağustos sonu için bir tur tarihi aldım. Evde biraz sağlık anlamında işler karışık. Şimdilik yakın tarihe bir plan yapamıyorum. Kendi başımıza Karadeniz turunun altından kalkabilir miyiz emin değilim. Yapabilir miyiz? Sanırım bu sene bu Karadeniz işini halledeceğim. Ucundan, kıyısından olacak ama ne yapalım? Ona da şükür.
      Tavsiyeleriniz için tekrar teşekkürler. Üşenmemiş yazmışsınız.
      Sevgiler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir