#damladakiokyanus : Hadi bir iyilik yapalım.

Öyle ihtiyacım olduğu bir anda geldi ki sevgili Mümine‘nin mesajı.
Umudum bitmiş, kötülüğün galip geleceğini düşünür olmuştum. Etrafımdaki herkes birbirine bağırıyor, trafikte insanlar birbirini boğazlayacaklarmış gibi davranıyordu. Asansöre binecekler, inecekleri beklemeden asansörün içine hücum ediyor, markette kasa kuyruğunda neden bilmem herkes birbirinin önüne geçmeye çalışıyordu.
Birilerinin üzüntüsü birilerinin sevinci olmuştu.
İnsanın içinde iyilik vardır. Tüm Hollywood filmlerinde olduğu gibi iyilik her zaman kazanır ve kazanmalı.
O yüzden fazla lafa gerek yok. Detayların hepsi Deli Anne‘nin blogunda.
Ben küçük iyilikler yapmaya başlıyorum şu andan itibaren. Kaybolduğunu düşündüğüm gülümsememi raftan alıp yüzüme yerleştireceğim ve bir gülüşün ne çok şeyi güzelleştirebileceğini gözlerimle göreceğim.
Hadi hep birlikte yapalım bunu.
Hepinizi bekliyoruz iyilik yapamaya…

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

#damladakiokyanus : Hadi bir iyilik yapalım.” yazısında 3 düşünce

  1. Gamze Esra Ersöz diyor ki:

    Özlem iyi ki paylaştın bu yazıyı.Ben bu listenin çıktısını aldım şimdi.Elimden geldiğince yapmaya çalışacam ama umarım sonunda üzülmem.Çünkü bazı şeyleri yapıp yapıp ufacık bir karşılık alamayınca üzülüyorum.Yapılan her şeye karşılık beklediğimden değil ama 10 tane şey yapmışsam en azından bir tanesi için dönüş bekliyorum.Bu geri dönüşün de nasıl olduğu önemli değil ama güzel bir çift sözle ama güzel bir davranışla.Mesela ben herkesi önemli günlerinde aramaya çalışırım.Kaza, hastalık, vefat, doğum günü, doğum, sünnet…vs aklına ne gelirse. Dedemin vefatında maalesef %80'inin geri dönüşünü görmedim.İşte o zamami insan üzülüyor.Ah ne kadar doluymuş ben de yazdım durdum 🙂

    • özlem öztürk diyor ki:

      Gamze'cim hayatta güllük gülistanlık ne var ki? Hele ki yaşadığımız bu ülkede. Eminim ki üzüldüğün zamanlar da olacak. Genelde yaptığınız bir şeye karşılık beklemeyin, ne yaparsanız karşılıksız yapın deniyor ama haklısın insan bekliyor. Ben de seninle aynı fikirdeyim. Ben de bazı arkadaşlarım için şunu düşündüm. Arkadaşlığımız benim özverim sayesinde yürüyor. Ben arıyorum, ben hatırlarını soruyorum, ben program yapıyorum. Sonra kalbimin kırıldığını fark ettim. Böyle arkadaşlıklar istemiyordum hayatımda.
      … ve ben de aramadım. Ne oldu? Biliyor musun?
      Arkadaşlıklarım bitti. Hiç de umurumda olmadı. Belli ki zaten pek de karşımdaki için önemli olmayan bir şeyi yürütüyormuşum. Sen yine de olduğun gibi olmaya devam et. İçin nasıl mutluysa öyle ol. Seni en zor gününde bile aramayan çok yakın arkadaşların varsa demek ki çok da önemsemiyorlarmış seni. Kırıldığını söyle ama! Ben Kuzey'e hep bunu söylüyorum. Kendi kendine sinirlenme, kendi kendine mutsuz olma diyorum. Duygularını karşındakine söyle 🙂
      O kadar karanlık ki etraf, nasıl çıkarız aydınlığa diye düşünmüyor değilim.
      kucaklıyorum seni…

    • Gamze Esra Ersöz diyor ki:

      Özlem'cim evet ben de kırıldığını söyleme taraftarıyım.Çünkü içime attıkça daha çok kafama takıyorum ve daha çok üzülüyorum.Nasıl anlatsam bir davranıştan, sözden zehirleniyorsun ve o zehri dışarı atmak için kusman gerek.Ben de makul ölçülerde bunu yerine getiriyorum.Eskiden hiç yapmazdım, içime atardım ve daha çok üzülürdüm. Öpüyorum seni kocaman.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir