İstanbulda Tony Bennett rüyası..Masal gecem…

Geçen gece 17. Uluslararası İstanbul Caz Festivali kapsamında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesinde Tony Bennett konseri vardı.Nedense o gün kendime de felekten birgün çalmıştım.Saat 15.00 sularında işyerinden ayrıldım ve arabamı sürdüm Harbiye yakınlarına..Saat 15.30 u gösterdiğinde ben çoktan arabamı park etmiştim bile.Sonra Maçka Parkının içinde kafamda bir dolu düşünceyle (ki bu düşüncelerin arasında en büyük kararların yürüyerek alınabileceği vardı) yürüdüm geçtim.Dolmabahçenin önünden geçerken karşı duvara yıllar önce asılmış Atatürk fotoğraflarına baka baka ilerledim.Duvarın dibinde ekili duran ortancaların susuzluktan boyunlarını eğmiş halleri canımı sıktı.Acaba Atamızın en sevdiği çiçek ortanca mıydı?Sanki değişmiş gibi gelsede yerine bir çiçek koyamadan yoluma devam ettim.Beşiktaş’a inip oralarda da biraz soluklandıktan sonra dolmuşla tekrar Taksim’e çıktım.Biraz kitapçı biraz kafe derken sevgili eşcağızımla buluştuk.Ben keyifle Maçka Parkı gezimi anlatırken bana Orhan Pamuk’un burada köpeklerin saldırısına uğradığından ve birkaç tane de insan saldırısından bahsetti.:=(Oysa kanaatimce biraz bakım ve kadın popülasyonu eksikliği dışında gayet güzel bir park.

Gelgelelim Tony Bennett konserine….
Konserin başlama saati aldığımız biletlerin üstünde yazana ve ilan edilen saate bakılarak saat 20.00 gözükmekteydi.Benim bu noktada anlamayı bir türlü başaramadığım nokta ise sevgili halkımın neden saat 20.00 de yerlerinde olmadığı..Evet konserin başlama saatinde ne yazıkki Açıkhava sahnesini doldurması gereken insanların yarısı etrafta gezinmekteydi.
….Ve sanırım 20.10 da Kerem Görsev Trio sahne aldığında aynı saygısız tavırlar ne yazıkki devam etti.Eğlenmek,hoşça vakit geçirmek için gittiğim konser öncesinde sinirlerim bir hayli gerilmişti valla…Yarım saat süren Kerem Görsev dinletisi bittiğinde Kerem Görsev 2 aydır Tony Bennett konserini beklediğini ,saat 15.00 de efsane üstatla tanıştığını ve biraz sonra keyifle konseri izleyeceğini bizlere anlatıp son selamını verirken Sezen Cumhur Önal insanların önünden yürüyerek geçti..Acaba en azından insanları selamlarken biraz saygı göstermek çok mu zordu?

Neyse dedim ki tamam şimdi Tony Bennett geliyor….Ve kızı Antonia Bennett sahnede yerini aldı..Valla açıkcası Tony Bennett beklentim artık son safhada olduğundan kırmızı ayakkabıları gözümden kaçmayan Antonia hakkında ne düşündüğümü pek hatırlamıyorum..Ben Tony ile kavuşmak istiyordum…

…ve sahnede Tony Bennett.
işte beklenen sessizlik …

…benim için Tony Bennett ‘ı anlatmak çok zor..Kelimelerin kiyafetsiz kaldığı yerdeyim..
Shadow of your Smile da beynimin diğer bir tarafında az sonra Barbara’da bir yerlerden sahneye girecekmiş hissi..
”just in time” da Tony’den duymaya alıştığımın aksi yönünde daha durağan ama beni alıp götüren bir yorum..

There Will Be Never Another You…Peki haklı değil miydi Tony ,senden başka bir sen asla olmayacak ya da gülümse derken?
Ah böyle bir şans bir daha gelmezdi önüme..

San Francisco ve in other Words…

Valla ”in other Words”deki yorum benim bittiğim andı..
Yüzündeki kocaman gülümsemesi,beyaz saçları, yaptığı sevimli dansıyla ben o gece Tony Bennett’ı çok sevdim…

İzleyicilerin yoğun alkışlarıyla sanatçı tam beş kez bis yaptı..
..ve ayakta alkışların hepsini de hak etti.

Anlayamadığım diğer şey ise insanların ne adına konseri terk ettikleri oldu..Peki ama sahiden neden sevdiğin ve muhtemelen bir daha görme şansının olmadığı bir sanatçının konserinden erken ayrılırsın?

…ve son not.
Konserden sonra kulisin yolunu tutan Hıncal Uluç’u kıskanmamam gerektiğini bilmeme rağmen çok kıskandım:)

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir