New York’ta ne var ne yok?

10 günlük bana göre uzun bir New York seyahatinden az önce dönmüş bulunmaktayım. Üzerimde nasıl bir yorgunluk hissi. Uyumamak için tüm gücümle direnmeye çalışıyorum ama göz kapaklarım bana ihanet ediyor. Mutfaktan kaynamakta olan güzel çayın fokurtularını duyuyorum. Kafamda sevgili kocaya nasıl çay getirtirim kendime diye planlar yapsam da, yan odada kendince uzun zamandır ayrı kaldığı futbol maçlarıyla yaşadığı buluşmayı bozmak istemiyorum.
Gelir gelmez hemen bavulları ortaya açtık. Her alışveriş dönüşü yaşandığı gibi ganimetler ortaya döküldükten sonra tatlı tatlı sen daha fazla almışsın kavgası yaşadıktan sonra, keşke şunları da alsaydık diye hayıflandık durduk. Kaç gündür babaannesinin yanında özledim seni çığlıkları atan minik oğlum, son iki gündür bulduğu arkadaşı yüzünden beni terketti. Sanırım birkaç gün sonra dönebilirim dedi bana telefonda :=(
Yarın işe gitmeyeceğim. Bu yüzden dinlenmiş olarak kendi New York’umu yazabileceğim.

Blog yazılarımdan e-posta ile haberdar ol

Yorum yazmak için tüm yorumların altındaki alanı kullanabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir