Kategori Arşivleri: Avrupa

Frankfurt-Hauptbahnhof

Corona Günleri 4- Frankfurt Gezisi

14 Şubat’ta Paris’ten döndük. Hayatımın birçok 14 Şubat’ını Selçuk’tan ayrı geçirdim. Sevgilisiyle geçirebilsin diye! Ne de olsa karısıyım. Şaka bir yana, şubat ayının üstüne çok şey yüklenen o gününde genellikle ya Almanya’dan dönen bir uçağın içinde olurdum ya da Almanya’da bir otel odasında. Şubat ayının ilk haftasından ikinci haftasının sonuna uzanan bu zaman dilimi bizim…

Rodin Müzesi- Paris

Sevgili Paris

Nerede kalmıştık? Biraz sohbete, aklıma gelenlere, ebedi sevgili Paris ‘ten bahsetmeye ne dersiniz? Nostaljik Radyo yine yayında.😍 En son nerede kaldığımızı hatırlamıyorum. Taslaklarıma bakınca yazmak için nice girişimlerde bulunduğumu ama hepsini yarım bıraktığımı görüyorum. Her sabah uyandığıma şükretmekle yetiniyorum. Yıllar yıllar önce bir arkadaşımla birlikte tenis dersleri almaya karar vermiştik. O zamanlar gittiğimiz spor kulübünde…

2019 Yazı - Brantome

2019 Yazı

2019 yazı bitti bile. Hayatımın en hızlı yazlarından biriydi. Şimdi arkasından bakıyorum öylece. Yaz mevsimi bitmek üzere. Sonbahara bir şey kalmadı. Bizim yaz da tatillerin ardından sona yaklaştı. Birkaç gün sonra okullar açılıyor. Bu seneye dair anlatacak çok şey var aslında. Şubat ayındaki Avustralya tatilini anlatamadım bile sizlere. Vakti yettiremedim. Oysa Avustralya’yı anlatmayı çok istiyorum….

hayat akıp giderken

Hayat akıp giderken-1

Beni heyecanlandıran şeyler: Yeni Yıl Pazarları Yeni yıla alışamadım daha. Çam ağacını geç kurmuştum. Evdekileri keyiflendirmekten çok kendimi gaza getirmek için yaptığım bir şeydi. Kutudaki süsleri çıkarıp üzerini ışıklarla süslemiştim. Yarım saatimi almıştı tüm bu hazırlıklar. Oysa aralık ayının başından beri erteleyip duruyordum. Keşke daha önce yapsaymışım. Nasıl ağacı yerinden çıkarıp süslemeye üşendiysem şimdi de…

İrlanda’ya geldik, ne yapalım? Gezin, güzel kardeşim!

İrlanda, hayaller, pembe düşler, filmler, kitaplar, hayatımı sıcak tutan romantik anlar… Bu satırlar benim yola düşmeden önce bir seyahate yüklediğim anlamlar. Gittiğim yerde de sıkı sıkıya tutunduğum, yokluklarında kendimi yalnız hissettiğim bu somut ve soyut kavramların yanına; çay, kahve, çoğunlukla elmalı bir tatlı ve hoş bir sohbet ekliyorum. Tek başına seyahat etme deneyimim yok. Bu…

Dublin: İrlandalı Sevgili

Hazırsanız başlayalım. Dublin’e aşık oldum. Daha önce söylemiştim. Olsun. Sevdiklerimize sık sık sevdiğimizi söyleyelim. Aslında şu bir türlü kavuşulamayan aşk gibiydi aramızdaki. Ben yaklaştıkça İrlanda minik adımlarla benden uzaklaşıyor, her seferinde de arkasına dönüp aklımı başımdan alan bir gülücük atıyordu bana. Uzun bekleyişlerden, vize için fazladan ödenen paralardan, seyahatin önüne eklenen Londra gezisinden sonra James…

İngiltere’den İrlanda’ya nasıl giderim?

Londra’dan Dublin’e nasıl gidilir? Seyahate çıkmadan önce kafamızı en çok kurcalayan soru buydu. Londra’ya gitmek, sonra da oradan Dublin’e geçemeden bir de geri dönmek vardı işin ucunda. Londra’yı tüm güzellikleriyle bir kenara bırakırsam seyahatimizin diğer kısmını oluşturan İrlanda’ya vurulduğumu hemen belirteyim. Gitmeden önce kafamda nasıl bir İrlanda yarattığımı bilmiyorum; lakin vardığımda karşıma çıkan Dublin’e ilk…

Komşuda balık: Atina’dan bildiriyorum

Son zamanlarda seyahatlerimin seyri değişti: Daha sakin, daha dingin seyahatleri tercih ediyorum.  Yine bir seyahate çıkarken çok heyecanlanıyor, yine gitmeden aklım bir karış havada dolaşıyorum.  Fakat gittiğim yerde telaşa kapılmıyorum. Zevk alacağım şekilde düzenliyorum seyahatlerimi. Yola düşmek kadar beni mutlu eden pek az şey var. Yoldayken kendimle olma halimi seviyorum. Yolumu şaşırmamı, yanlış yöne giden trene…