Bu sefer, bu soğuk Ocak ayında avucumun içinde bana sıkıca tutunmuş minik bir elle yürüyorum. Kafasında polar beresi, boynunu sıkıca kavramış atkısıyla annesinin sevdiği Paris sokaklarında yürüyor. Oğlanın burnu soğuktan kıpkırmızı; nedense ne Eyfel, ne Notre Dame, en çok Seine Nehri’ni merak ediyor. Törenle ailece ona devrettiğimiz fotoğraf makinesiyle Paris’i ikiye bölen bu nehri fotoğraflamak…