Etiket Arşivleri: Babam ve ben

Ankara Treni ve Babam

Ankara’ya gideceğimiz kesinleştiğinde İstanbul’a kış çoktan gelmişti. Bu yolculuğun benim için tek anlamı vardı: Pencerenin kenarından yüzlerce kez seyrettiğim trende ben de artık bir yolcu olacaktım. Ne çok kez provasını yapmıştım bu anın. Gerçek anlamda olmasa bile hayallerimde öyle çok kez yola düşmüştüm ki.   Gecenin karanlığında istasyonun bir ucundan görünen tren, uzak memleketlere doğru…

Her 19 Mayıs’ta ben…

Zamanla ve akışıyla derdim hiç bitmeyecek sanırım. Bu aralar yine huzursuzum. Öyle insanı devirecek, öfleyle beslenip büyüyecek huzursuzluklardan değil bahsini ettiğim. Doğru teşhisi bile koyacak durumda değilim aslına bakılacak olursa. Hafif bir karın ağrısı gibi içimde dolaşan, beni yoklayan hissiyat. Ufak dokunuşlarla varlığını belli ediyor. Bugün babamın öldüğü bilmem kaçıncı yıl… Kaç sene olduğunu çok…

Çocukluğuma yolculuk

Bugün sabah biraz geç kalktım. Havanın soğuk olduğu kapalı perdelerin ardından bile belliydi. Genelde sabah oldu mu günışığı, perdenin açıkta bıraktığı pencerenin köşesinden içeri sızıverir. Homurdana homurdana kalktım, elimi yüzümü yıkayıp mutfağa indim. Kahvaltı edecek çok da vaktim yoktu. Bir dilim kızarmış ekmeğe peynir sürdüm, çayla birlikte götürdüm. O sırada bana neyin bunu anımsattığını bilmeden…