Etiket Arşivleri: kitap

Her kitabın okunacağı kendi özel zamanı var!

Her kitabın okunacağı özel bir zaman var. IKEA’dan alınma kitaplıklarımızın içinde, çalışma masasının üstünde, salondaki köşe sehpada okunmayı bekleyen onlarca, yüzlerce kitap var. Evde bunca okunmamış kitap varken kitap almaya devam ediyorum. Bazı kitaplar sıcak yaz günlerini, bazıları ılık bir eylül sabahını, kimisi de lapa lapa kar yağan bir kış gününü bekliyor. Kimi kitapların ilk…

Kahve Molası

Cumartesi sabahı itibariyle 1.5 saatlik boş zamanım var. Kuzey ders yapıyor, bu arada Selçuk bir şeylerle ilgileniyor. Ben de ne yapacağıma karar verememiş bir halde koltuğun köşesinde oturuyorum. Telefon sehpanın üstünde, uzanabileceğim bir mesafenin dışında ama arada yanıp sönen mesajlar gözüme ulaşıyor. Son birkaç haftadır telefonu elime alasım yok. Facebook’tan çok sıkıldım. Sebebini onlarca kez…

Napoli Romanları: Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım

Önce 2015 yılında okuduğum kitapları listeleyeyim de yayımlayayım diye düşündüm. Üç günlük tatilin üstüne nefis bir pazar günü geçirmiş, tembellikte farklı bir boyuta varmıştım. Ya yeni bir kitaba başlayacak ya da bilgisayarın başına oturup bir şeyler yazacaktım. Bir kitabı bitirince hakkında biraz düşünme ihtiyacı hissediyorum. ”Şurada oturayım da kitap ne anlatıyordu bir kafa yorayım,” tarzı…

Sevgili Günlük

Sabahleyin telefonum uzun uzun çaldı. Yukarı kattaydım. THY ile yaptığımız uçuşlarımız bir türlü mil hesabımıza işlenmediği için uçak biletlerinin numarasını bulmakla meşguldüm. Zor iş tabii. E-postalardan çıkarırım diyordum, sonra biletlerin çıktısının olduğunu hatırladım. ”Hadi!” dedim. ”Boşu boşuna fazladan bir çıktı alıp, dünyayı yok etmek için fazladan bir adım atma!” THY kontuarındaki çalışanın yapması gereken şeyi…

İki kitap ve birçok hayat!

Susan Sellers’ın yazdığı ”Vanessa ve Virginia” adlı kitapta Vanessa Virginia’ya şöyle diyor: Senin kullanacak büyülü kelimelerin vardı ve sen kendine onları aldın. Bana da resim yapmaktan başka çare kalmadı. Bugünlerde üst üste birbirine benzeyen iki kitap okudum. Birini bir gece eve geldiğimde gördüm. Fransızca kursuna başladığım ilk gündü. Selçuk akşam üzeri benimle Kadiköy’de buluşup, kurs…

Bir cuma günü yazısı!

Bologna’yı yazıyorum, endişeye gerek yok. Taslaklarımda bir günüm daha var nerdeyse. Bugün Cuma olduğu için çok mutluyum. Mutluluktan ne yapacağımı şaşırdım. Dün akşam Fransızca kursuna gittim. St. Joseph’de benim kurs. Daha ilk kurdayım. İkinci kurun başlayış tarihiyle benim tatillerim çakışıyor. İlk kurdan anladığım şu: Her hafta düzenli olarak derlere gitmek zorundasın, gittiğim dersleri bile anlamazken…

Yaz boyunca neler okudum diye merak eden var mı?

Yaz güzel geçti. Uzun zamandır burada anlatıp durduğum Edinburgh gezisi anlattığım kadar uzun sürmedi. Bu güzel şehrin ardından Liverpool’a gittik. Beatles’ın şehrini çok sevdim. Sonra Manchester’da bir gün geçirdik. Sonraki gün Londra yolunda oğlanın gözünü boyamak için Oxford ve son olarak Londra! Bu saydıklarımın hepsi 7-8 gün süresinde oldu. Sonra evde tatilimize devam ettik. Ne…

Pazar sabahı güncesi: Aynı Yıldızın Altında….

Konusunu bilmeden aldığım kitaplardan biriydi John Green‘in kitabı. D&R’da en çok satanların içinde devamlı gözüme çarpıp duruyordu. Kitap almak konusunda sınır tanımadığım zaten aşikar, bu kitabı internetten yaptığım bir alışveriş esnasında sepetin içine atıverdim. Son birkaç haftadır Alexander McCall Smith‘in İş Bankası Yayınları‘nın yayımladığı ”İskoçya Sokağı 44 Numara” serisini okuyordum. Yakın zamanda kısa bir Edinburgh…