Kategori Arşivleri: Kategorilendirilmemiş

Yokum, az sonra döneceğim.

Bugünkü yazı bir iç dökümü olsun. Bir şeyler yazmak için en güzel yer orası çünkü. Bir kere okulların açılmasına çok sevindim. İlk itirafım buradan gelsin. Okulların açılmasıyla birlikte düzene giren hayatımıza bayılıyorum. Mecburen sabahın köründe kalkıyoruz ve ailece hepimiz birbirimize kötü davranıyoruz. Daha saat 07.00 olmadan Kuzey gidiyor. Ben kendi rutinimi ancak oturtmaya başladım. Oğlumu…

Her 19 Mayıs’ta ben…

Zamanla ve akışıyla derdim hiç bitmeyecek sanırım. Bu aralar yine huzursuzum. Öyle insanı devirecek, öfleyle beslenip büyüyecek huzursuzluklardan değil bahsini ettiğim. Doğru teşhisi bile koyacak durumda değilim aslına bakılacak olursa. Hafif bir karın ağrısı gibi içimde dolaşan, beni yoklayan hissiyat. Ufak dokunuşlarla varlığını belli ediyor. Bugün babamın öldüğü bilmem kaçıncı yıl… Kaç sene olduğunu çok…

Yaşadığım şehirde neler olsun isterdim?

Bu sabah sadece basit şeylerden bahsetmek istedim. Yaşadığım şehirde yaşamımı güzelleştiren minik şeyler ne olabilir? Eğer yapabilme şansınız olsaydı hayatınızdan neyi çıkarmak istediğinizi hiç düşündünüz mü? Ya da neleri eklemek istediğinizi?   * Mesela ben parasını her ay tıkır tıkır ödediğim internetimin çalışmasını isterdim. Düşünsenize çayınızı demlediniz, masaya oturdunuz ve bilgisayarınızı açtınız. Biraz internette gezinecek,…

KİTAPLAR ÜZERİNE TÜRLÜ SORULAR

1- Ne zamanlar kitap okuyorsun? Kitap okurken bir şeyler yiyip içer misin? Kitap okuma rutinin var mı? Kitap okumak için boş zamanı bekleyenlerden değil de o zamanı yaratanlardanım. Kitap okumuyorsam ben, ben değilim. Eve erken gelmişsem ve kimse yoksa hemen çayımı demliyor ve bir köşeye çekilip kitabıma gömülüyorum. Çok sık böyle bir vakit bulamıyorum ne yazık…

”Çelınç varmış!” Benim de yapasım var vallahi- Gün:1

Fermina‘da gördüm önce. Saçaklı, challenge’ı başlatmış. Sonra giderek çoğaldı düelloya katılanlar. Benim de içim kaynadı. Tamam, hiçbir şeye tam anlamıyla zaman ayıramıyorum, yetişemiyorum ama gönlüm de her şeye bulaşmayı istiyor işte. Annem ben daha küçükken bu huyuma çok kızar, ”maymun iştahlı” derler senin gibilere diye söylenip dururdu bana. Her gün okuldan başka bir istekle gelirdim:…

Ben bi’ koşup geleyim!

Sevgili Blog, Her tatil sonrası olduğu gibi yine bir sürü kararla döndüm seyahatten. Tatile çıkmanın tek anlamı buymuş gibi gelmeye başladı artık:  Bünyeyi saran karamsar ve bezgin ruh halinden sıyrılmak için bir fırsat yaratmak. Evet! Tam anlamıyla hissettiğim bu. Yapamayacağımı bildiğim bir sürü karar alarak dönüyorum her seferinde. Bu kararları alırken de kendimi çok güçlü…

Kış bahara dönerken…

      Bazen aklımdan yazıya dökecek çok şey geçiyor. Şimdi zaman olsa da oturup bunları yazsam diye düşünüyorum. Sonra içinde bulunduğum anın heyecanını, masanın önüne oturabildiğim zamana kadar saklayamayacağımı hatırlayıp endişeleniyorum. Öyle oluyor çünkü. Kulağımın dibinde bana yapacaklarımı söyleyen, listeler yaptıran, ilham veren o ses kuş olup uçuyor.      Pazartesi sabahı gazetenin pazar…

Teşekkür Pazartesisi: Hayat, geçen hafta…

Çilek Suyu Sibel‘i izleyeniniz var mı? Ben çok keyifle takip ediyorum kendisini. Cuma günü yolladığı şükür ve teşekkür konulu yazıları her zaman içimi ısıtıyor, kalbimin sevgiyle dolmasına sebep oluyor. Geçen gün kendi kendime şöyle dedim, ”Madem bu kadar seviyorsun, neden sen de yazmıyorsun? Hem bu sıkıcı gündemden sıyrılmak için bir sebep bulmuş olursun kendine, hem de…