Kategori Arşivleri: Fransa

Mina Urgan ve Bir Paris Masalı

Mina Urgan’ın Bir Dinazorun Gezileri isimli kitabını açtığımda tam da aradığım sayfaya denk geldim. Devamlı Paris’ten, bu şehre olan tutkumdan bahsedip duruyorum. Hal böyle olunca da takılmış bir plak gibi aynı şeyleri tekrarlamaktan korkuyorum. Yine de durduramıyorum kendimi. Kitapta karşılaştığım satırlarsa içimi biraz olsun içimi rahatlattı. Mina Urgan‘da kitabın orta yerinde şöyle diyor:  “Bu kadar…

Paris’in Gizli Kalmış Yerleri- Farklı bir Paris Gezisi

Paris’in Gizli Kalmış Yerleri. Keşke çıkmaya ne dersiniz? “Paris’i ilk kez ziyaret edecekler için mutlaka gidin!” denilecek yerleri hepimizi biliyoruz artık. Azıcık toparlamak gerekirse Eyfel Kulesi’nin mutlaka tepesine çıkılmalı, Champs Elysees’nin geniş kaldırımları boyunca yürünmeli, Ladurée’de bir kahve eşliğinde birkaç makaron yenilmeli, kasa önündeki uzun kuyrukta beklenip eşe dosta götürmek üzere ince bir zevkin ürünü olan…

Hemingway’in izinde Paris

Hemingway’in Paris’i her Paris’e gittiğimde yaşamak için çaba sarfettiğim bir gezi rotası. Bir zamanarın peşine takılıp geçmişi adımlıyorum. Hayal kurmak benim işim. İnstagramda Paris’e gideceklere tavsiye dağıtıp duruyorum. “Özlem, Paris’te nerelere gidelim, nerelerde yiyelim?” diye soranlara da cevap veriyorum, hiçbir şey sormayanlara da. Öyle bir ruh hali içindeyim ki Paris lafını duyar duymaz hemen konuşmanın…

Alberto Manguel, Okuma Günlüğü ve Paris Yolculuğu

Paris’e giderken yanıma aldığım, Alberto Manguel ve Okuma Günlüğü isimli kitabı sehpanın üstünde duruyor. Yazar bilmem kaçıncı yaş gününde eskiden okuduğu ve hayatında yer eden on iki kitabı tekrar okuyup, notlar almaya karar veriyor. Şöyle düşünüyor: Her ay bir kitap okusam ve okuduklarım hakkında notlar alsam, bu arada gittiğim yerleri ve yaşadıklarımı da yazılarıma eklersem…

Paris özlemi yüreğinize çöreklendiğinde yapmanız gereken 9 şey…

Seyahat deyince aklınıza ne geliyor? Sadece yaşanan birkaç günlük mutlu anlar mı, yoksa seyahatin ardından peşinizi bırakmayan özlem dolu dakikalar mı? Bir kere yola düştün mü hep gitmek, hep yolda olmak istiyorsun. 🌍”Paris bir Şenliktir” değil mi? Bunu hepimiz biliyoruz. Hemingway yıllar önce bize bu şehrin sırrını verdi. 1940’ların Paris’ini, restoranlarını, bistrolarını, yazı yazdığı küçük…

Çocuklarla Paris’te mezarlık gezmesi: Pere Lachaise

Sevdiğim insanların Paris’i sevmeleri için elimden geleni yapıyorum. Hele ki çocuklar. Her Paris’e gittiğimizde Kuzey’e ısrarla sorup duruyorum: ”Paris’i sevdin değil mi?” Bazen sesi istediğim şenliği taşımıyor. O zaman duymayı dilediğim cevabı almak için üsteliyorum. ”Ne yani sevmedin mi Paris’i?” Geçen ay Paris’e gittiğimizde Dubai’de yaşayan arkadaşlarımızda tatillerinin üç gününü bize ayırdılar. Biz İstanbul’dan Paris’e…

Biten bir Paris seyahatinin ardından…

     Bir Paris seyahatinin daha sonuna geldik. Güzel günler hemen geçiyor, değil mi? Bir haftalık tatilin sonunda, ”Bu tatil bana yetmedi.” diyen bir Özlem, ”Bence tam tadındaydı, artık eve dönelim.” diyen bir Kuzey, ” Tamam, sıcak bir havada birkaç günlüğüne tekrar seni Paris’e götürürüm.” diyen bir Selçuk vardı. Hava buz gibiydi, güneş arada sırada…

Paris'in meşhur atlıkarıncaları...

Paris Seni Seviyorum

Paris, Seni Seviyorum. ”Bir şehri delicesine sevmek!” olabilir aşağıdaki yazının özeti. Ne zaman Paris’a gitsem metrodan çıkar çıkmaz kafamı yukarı kaldırır gökyüzüne bakarım. Birbirine yapışık binalar, ferforje balkonlar, sokakları aydınlatan sarı-sıcak lambalar gözüme çarpar. Yan yana uzanan yüksek pencerelerin ardında ne hayatlar olduğunu düşünürüm. Yukarıda fotoğrafta evdekilerle paylaştığım hayalimi görüyorsunuz. Paris’te bir evim olacaksa böyle…